Burada duruyorum. 

Yüksek burçlarında, taştan kalemin. 

Göze çarpan kara boşlukta,

Utana sıkıla, bir 'hoş geldin'i parlatıyorum.

Yalnızlığıma korkuluk olan gecede

Biliyorum, ölüm bile gelmeyecek!


Önce ağlarız, demişti biri. 

Doğar doğmaz, diye eklemişti. 

Sonra alışılır her şeye demişti, büyüdükçe...


Büyüdüm. 

Bunu biliyorum, çünkü daha hüzünlüyüm. 

Albümlerdeki resimler ve şarkılar

Bana ait değil artık. 


Annemin dökülen dişlerinden, 

Sanki urganlandı gülmeleri.

Babam emekli oldu neşesinden. 

Dedemi anlatıyorlar bana durmadan, 

Hatırlat, sen de bizi hatırlat derce!

Gülmelerimden, ben de mi yoksa... 


Her şeyi her gün aynı gösteren pencere!

Seni örmeli ateş tuğlalarıyla... 

Aynı kalabalık, aynı hengame. 

Büyüdüm diye mi böyle? 


Alışılır, demişti o. 

Alışılır belki...