Edebiyat > Öykü
Bu alanda, üretmiş olduğunuz öykü metinlerinizi paylaşabilirsiniz.
Rüyamda devasa bir bilgisayarın önünde ayakta duruyordum. Ve aklımda bir soru belirdi; doğru yerde miyim? "Evet tam da olman gereken yerdesin." diye yanıtlad...
Bir küçük karahindiba çiçeği. Bu soğukta ne arıyor dağ başında? Belki birinin, gelip de fotoğrafını çekmesini. Öyledir çünkü, ben eğilince fotoğrafını çekmek...
Rüyama gelip, o gece içimdeki karanlığı gördüm demişti, karşımda dimdik otururken ve gözleri parlayarak.
Tuhaf bir geceydi, iyi hatırlıyorum. O gece ona bin...
Yorgun bir geceydi. Saat ilerliyor ama bitmiyor. Zaman bir oyunun içinde beni oyalıyor, kaçıyorum, o kovalıyor. Penceremi açtım, soğuk bir rüzgâr içeri süzül...
Bura bir sarnıç mıdır yoksa bir gölet mi bilmem. Soran olursa «Eskilerden, Roma’dan kalma bir sarnıçtır» Derim. Su birikintisi bir miktar uzar gider de ince ...
Eğer yeterince edebîleştirirsek meşrulaşır mı tüm ahlaksızlıklarımız? Meşru kabul görmediklerimiz zaten edebîleştiremediklerimiz mi? İlerleyiş her zaman iyi ...
Etrafımda oyuncaklar dağınıktı; bir zamanlar onlarla oynarken hayatın ne kadar basit olduğunu düşünürdüm. Şimdi ise ellerimle şekil verdiğim dünyada, içimde ...
Şermin, odanın köşesinde duran eski aynaya bakarken kendi yansımasından kaçamıyordu. Ayna, hem kendisini hem de geçmişini gösteriyordu; bakmak istemediği o b...
Otogar nedense sakin geldi gözüme. Ocak ayına göre sıcak bir perşembe akşamı. Hele ki Eskişehir’de olduğumuzu düşünürsek bana bir yaz akşamı hissiyatı veriyo...
Ahmet Ağa, kapıyı çarptığı gibi içeri girdi. Çizmelerinin toprağını bile temizlemeden sert adımlarla masaya yöneldi, üzerindeki ceketi çekip sandalyeye fırla...
Kış güneşi, kütüphane pencerelerinden süzülerek masanın üzerine düşüyordu. Songül, masanın bir köşesinde felsefi bir metni okurken, Levent diğer köşede sessi...
Saat 03:59. Köprünün olmayan trabzanlarına dayanmaya çalışıyorum. Eski ve çirkin bir yapı. Dünyanın en uzun taş köprüsü olduğunu söylüyorlar ama dev bir kald...
Çetin’e çalışmaya başladığım günün üzerinden 185 paket sigara, 220 maktul/maktule, 52065 küfür, 120026 aksilik geçti. Çetin haklıydı, Sevgililer Günü arifesi...
Şenay Keskin, kitapların arasından başını kaldırmadan gözlüklerini düzeltti. Ellerini, sayfaları arasında gezindiği kitabın sararmış kenarlarından çekti, ama...
İbrahim Ogiş
Bir 31 Aralık akşam üzeriydi.
“Sen nerede olduğunu biliyor musun o yerin” diye sordu Kadın.
“Evet, biliyorum” dedi Adam.
Daha öncesinde bir ...
Köyde susuzluk baş göstermişti. Tek bir kuyu vardı ve o da artık yeterince su vermez olmuştu. Günlerdir çatlamış toprakların ortasında suskun bekleyen kuyu, ...
Berduş Hasan, şehirdeki hemen herkesin bildiği ama kimsenin yakından tanımadığı bir figürdü. Elinde eskimiş bir pikap çantası, boynunda ise tuhaf şekilde par...
Şükrü Erbaş'ın aynı adlı şiirinden.
Uzman, köydeki bozuk su düzenini incelemek bahanesiyle birkaç gündür köyde dolaşıyordu. İyi giyimli ama sade görünen hal...
İki göz oda evimizde pinekliyorduk. Her zamanki halimiz üzerimizde, televizyon karşımızda, ateşi hiç sönmeyen soba sanki hep içimizde, gazete kağıtları hala ...
Ben yargılanmaktan çok çekiniyorum. Günün sonunda her ne kadar stand up gibi beni tanımayan insanların önünde bir şeyler anlatıp benim hakkımda fikirler ve y...
Şükrü Erbaş'ın aynı adlı şiirinden;
Oktay Muhtar sabahın erken saatinde köy meydanındaki kahveye doğru ağır adımlarla ilerliyordu. Her zamanki gibi başı dik...
Uzun süredir yalnızım, nerdeyse Survivor izleyecek kadar. Ama bu yazıyı okuyan dostlarımla bunun bir seferberlik ilanı olmadığı konusunda baştan anlaşalım, h...
Gecenin karanlığında dolunayın aydınlığı, deniz dalgalarının gür sesi, iskemlesine oturmuş yalnızlığına ortak olmuş rakısını yudumlarken balıkçı; boğazına di...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok