Küçük bir bebeğe anlatır gibi anlatırım seni;

Yüzünü, güzelliğini, beyazlığını

Pamuklara sararım o bedenini

Saç tellerin kalır ellerimde.

Düşündükçe seni,

Sarar içimi ateşler

Duvarlarım güçlü değil sana.

Acı ne işte şimdi öğrendim.


Küçük bir bebeğe bakar gibi bakarım sana;

Gözlerine, yanağındaki o eşsiz ben'e, minik burnuna.

Başkalarında bulmaya çalışırım seni,

Benzemez kimse sana

Toprağın kalır avuçlarımda

Diksem çiçeğimi üzerine,

Aklımda kalır yaprakları.


Küçük bir bebeğe dokunur gibi dokunurum sana;

Narin ince ellerine, yaralı parmaklarına, ölü ruhuna.

Sarar kollarım, ağrıyan kollarını

Başın boynumda bulur yerini.

Şimdi kalmadı işte ne güç ne derman

Seni arar evimin her yeri.


Küçük bir bebeğin,

Uykusuz veda gecesi var üzerinde.

Saat 10'u geçmiş

Kanat takmış ruhun

Yastığın toprak olmuş

Kötü bir şaka gibi, kaldı ellerimde üç beş küçük hatıran.