Oturuyor çocuk ayna karşısında
Süzüyor kendini
Bir defa, bir defa daha ve bir kez daha
Hiçe sayılmışlığını düşünüyor
Görmezden gelinmiş minik bedenine bakıyor
Uzun uzun...
Artık gölge olunmuşluğun
Kenarda köşede sıkışmışlığın,
Ayak altında durmayayım diye,
Ve görülmemenin acısıyla
Bir kez daha bakıyor aynaya
Benim, diyor, bu benim
Varım, yaşıyorum, işte buradayım
Düşündüklerim, hissettiklerim ile
Zaman zaman yaramazlığım,
Mahzun ve kırılmış sessizliğim ile
Benim işte
Kekemelerim, kıkırdamalarım
Heyecanlarım, korkularım
Ve tüm duygularımla varım.
Papatyanın rüzgarda sallanışını izlerken
Erik ağacına tırmanıp ceplerimi doldururken
Ah korkarken, en çok da ağlarken
Her halimle varım
Oturuyor çocuk ayna karşısında
İzliyor kendini, aheste aheste
Bir yabancıya bakar gibi çekimser
Ama sevgi ile
Konuşmak istiyor
Ne geçiyorsa aklından söylemek
Kendine söz hakkı vermek ve onaylamak.
Varlığının şahitliğine kanamış kulakları
Var olduğunu duymak istiyor
Kalkıyor ayna karşısından çocuk
Ortadan yürüyor
Ağır basıyor, sesli gülüyor
Varım, demeye gidiyor çocuk
Anne babasına görünmeye
Daha fazla kaçırmasınlar diye gözlerini,
Önlerinde dimdik durmaya gidiyor
Okşamaya kendi başını
Kendine sarılmaya kalkıyor
Anlatmaya, dinletmeye gidiyor
Güçlü basıyor ayakları,
Korkusuz ve cesur yürüyor
İncinmiş ruhu, gölgeden hallice
Ben varım ve buradayım, diyor
Görmezden gelinmiş çocukların
Varlığına şahitlik ediyor ayna
Buradasınız çocuklar, varsınız
İyi ki buradasınız ve iyi ki varsınız.
sabriye variş.