Rüzgar bir hasret çağrısı yapıyordu, yıllar sonra o koku büyümüş olan Mahmut için sadece bir heyezan kokusuydu. Binde bir esen o rüzgar yıllarca esmeye devam edecekti fakat Mahmut sadece o ilk günkü rüzgarın kokusuna kavuşmak isteyecekti. Ne ileriye gidebilecek ne de o ilk hissettiği huzur veren rüzgarın kokusuna.


Sabah 8’de kalkılan, sövmeyi yeni âdet edilen yaşlardaydı Mahmut. İlkokul beşinci sınıfa giden, bilinçli bir bilinçsiz çocuktu. Her zaman olduğu gibi okula gidebilmek için sabahın erken saatlerinde uyanmıştı.


Hiç değişmeyen yerine geçip öğretmenini dinliyormuş gibi yapıyordu, öğretmen karşısında bahsediyordu konulardan fakat Mahmut zihninde tartışıyordu: “Bu tahtaya kim tahta dedi acaba? Hayır, tahtaya niye tahta diyebildiler acaba? Veya nedenin ismi neden neden ki?" diyerek durmadan çekişmeler içinde bulunuyordu.


Teneffüste yakın arkadaşı olan İbrahim'in yanına gitti, İbrahim'in morali bozuktu. Mahmut ise etrafında üzgün insan görmeyi hiç sevmeyen bir çocuktu, çocuktu ama bilinçliydi. Dersleri zayıf da olsa görmüş olduğu baskılardan dolayı ilk önce susup üzülmeyi öğrenmişti. Belki de o yüzden sevmiyordu arkadaşlarının üzgün olmasını, sustuklarını ve çaresiz olduklarını zannediyordu.


Usulca İbrahim'in yanına oturdu, İbrahim Mahmut'un varlığını hisseder hissetmez gözlerini doldurdu. "Neyin var ki senin? Bir şey mi oldu?" diyerek meraklı bir şekilde sordu Mahmut. İbrahim Mahmut ile göz teması kurmadan "Mahmut, ben bir şey öğrendim. Sence bu doğru olabilir mi? Çok kötü bir şey ama! Eğer birisine söylersen seninle küserim!" diyerek hemen konuya girdi. Mahmut ilk önce üzüldü, arkadaşının ona şartsız söylemesi gerekiyordu fakat Mahmut bunu bilinçli bir şekilde karşıladı dışından. "Söz söylemem kimseye, ne öğrendin ki?" diye cevap verdi: "Bir çocuğun dünyaya gelebilmesi için bir erkeğin bir kadın ile birlikte seks yapması gerekiyormuş. Ben abimin bilgisayarından sekse baktım, çok korkutucuydu Mahmut! Bir çocuğun dünyaya gelebilmesi için neden can çekişiyorlar! Bu yalan demi Mahmut!" diye bir anda yükseldi İbrahim.


Mahmut daha önceden bunu mahalledeki abileri sayesinde öğrenmişti, seks videolarını ise internet kafede aynı abileri sayesinde bir çok defa görmüştü.


"İbrahim, bunlar insanlar için normal şeylermiş. Bende duydum bunu, bende gördüm seks videolarını ama bir çocuğun dünyaya gelebilmesi için bunlar mecbur oluyormuş" dedi, Mahmut olgun bir ses tonuyla konuşmuştu fakat İbrahim bir anda ayağa kalkıp "BENİM BABAM ANNEME BÖYLE BİR ŞEYİ ASLA YAPAMAZ! GİDİP BABAMLA HESAPLAŞACAĞIM" diye çıldırdı.

Mahmut korkmuştu çünkü İbrahim deliler gibi koşmaya başlamıştı. İbrahim'in hemen arkasından koşmaya başladı Mahmut fakat yetişemiyordu. Bir anda duraksadı Mahmut ve İbrahim'e bağırmaya başladı: “İBRAHİM GİTME BABANIN YANINA! BABAN ÇOK KIZAR SANA! EĞER SANA ÇOK KIZARSA ANNENİ DAHA ÇOK S*KER! GEL BURAYA" diyerek.


Fakat İbrahim bunların hiçbirisini duymadı, duyan tek kişi ise Mahmut'un sınıf öğretmeniydi, öğretmen bu cümleleri koridorda yankıyla duyunca deliye döndü ve tüm kötülük Mahmut'a oldu.