Yalnızlığın yalnızca yalnızlık olmadığını bilen yapayalnız bir adamım. Yağmur yağmasa pencereden dışarı bakmayacağım. Geçip giden zaman, saçlarıma yağan kar, yüzümdeki kırışıklıklar… Hiçbiri yalnızlıktan öte bir anlam teşkil etmiyor. Yalnızlığın yalnızca yalnızlık olmadığını biliyorum. İnsanın damarlarından fışkıran koyu zehirli bir kan gibi, kanlı tükürük gibi, hatta irinli bir parmak gibi. Boyuna sancıtan bir yanı var ve o yan defolup gitmedikçe beynimin kıvrımlarında açılan kan kuyularını kapatamayacağım. Paslı bir çıkrık gıcırtılarla döne döne en derine saplanacak. En derine, en derinde kendimi bulabileceğimden emin değilim. Sadece tırnaklarımı beynime geçirip hatta kafama büyük vidalarla delikler açıp o kuyuların derininden -duruyorsam eğer- kendimi dışarıya çıkarmak istiyorum, hepsi bu.
Yalnızlığın yalnızca sigara içmek olmadığını, şakaklarımda zonklayan nikotinin yalnızca işe yaramadığını da iyi biliyorum. Buna rağmen parmaklarım sapsarı kesilinceye kadar damarlarımı nikotinle dolduruyorum. Ola ki bir rüzgar bulursam yelkenimi doldurabilirim diye, hepsi bu.
Dostlarıma haber verdim. Her biri her akşamüzeri, günde birer defa ellerinde paslı çivilerle beni anacak. Ruhumun kadim acı ırmaklarında akan irinli kanların önüne bir an için bile olsa set kurmak için yani bir an için bile olsa rahatlamak için dostlarım beni anacak. Ben acının peygamberiyim. Ben acının peygamberiyim. Ben acının peygamberiyim.
Tanrı’yla konuşmadığımız zamanlarda hiç duraksamadan düşündüm. Yalnızlık yalnızca yalnızlık değildir. Yalnızlık başlı başına bir acıdır.
Başlı başına bir paragraf gerektirir.
Damarlarımı uç uca eklediğimde dostlarımdan birer paslı çivi daha isteyeceğim. Ey dostlarım! diyeceğim. Zihnimin karanlık gecelerinden çıkarın beni. Beni zihnimin karanlık gündüzlerinden de çıkarın. Yoksa damarlarımı boydan boya böleceğim. Bir an için nefes alabilmek adına kafama bir delik açıp dünyaya oradan bakacağım. Oradan, tam oradan, işte yalnızlığın olduğu yerden acıyla kanayacağım.
Dostlarım işte ilan ediyorum; ben acının peygamberiyim!
