Yıllarca uzaktan sevdiğin birinin hiçbir şeyinden haberdar olamıyorsun. Belki en sevdiği rengi, yemeği ve günü biliyorsun ama eskittiği en son ayakkabıyı; o ayakkabıyla hangi yollarda yürüdü, kimlerle yürüdü, yürürken hangi şakalara güldü bilmiyorsun. En sevdiği içeceği biliyorsun belki ama o içeceği kiminle içmeyi sevdiğini, kiminle içmeyi sevmediğini, hangi ruh halinde daha çok sevdiğini, bilmiyorsun. Kısalttığı saçlarını nerede kestirdi, ne yaşadı da kestirdi, bilmiyorsun. Anlatınca garip gelse de derin derin düşününce aklınıza yatıyor tüm bu olanlar. İnsan her anında beraber olmak istiyor sevdiğiyle. "Sevdiğiyle" diyorum çünkü bahsi geçen kişi illaki "sevgili" olmak zorunda değil. Aşk kavramı o kadar geniş bir mezhep ki, sevgiliyle sınırlandırmak mümkün değil. Her anında yanında olmak istediğimiz o kişinin bazen bundan haberi bile olmuyor... garip. Duygu yoğunluğuyla yaşamını sürdürmeye çalışan herkes bilir ki; sevdiğinle yan yana olmak pek zordur. Duygularına ket vurmuş diğer tüm insanlığa sesleniyorum, siz bunu bilmiyorsunuz!
