Gece, teslimiyetimdir.
Korkular yatırırken beni koynuna,
Orada bir düşün umudunu yeşertmektir.
Karanlık saklar beni,
Ben dostum, bunu bir oyun sanırım.
Saklanıp, bulunmadan sobelemek isterim kendimi bütün korkulu düşlerimi yaşarken.
Henüz nasıl varılır bilinmeyen yerlere ulaşmak isterim.
Yolu ben de bilmem.
Düş taciri olurum tozuna karıştığım her yola.
Umutsuzluk tohumunu ekmedi tanrı benim hamuruma.
Ya fazla cıvık kaldım ya çok tok.
Merhamet duygusunu tanrıma ben tattırdım
Ben tanrıma inananlardanım
Birbirimizi yarattık onunla.
Ben ona inancımı verdim,
O bana kendi hayal kırıklıklarını
Ben, tanrının düşlerinin yetimiyim.
O kaybettiğinde her şeyini, ben vardım.
O tekrar öğrenebildiğinde düş kurmayı
Ben, gideceğim.
Gitmeyi severim.
Çok uzun durduğum her yerin yabancısı olurum zamanla.
Cenneti de cehennemi de bilmem
Koşmayacağım yolu.
Sigaramı içip sessizce yakaracağım tanrıma
Sonra bir şişe en ucuz şarabın tadına bakıp sarhoş olacağım,
Küfürleşeceğiz onunla
Koş derse bana yolu, koşacağım
Cennetin kapıları önünde nefesim kesilirse kapılara dayanacağım onun
Sözüm sözdür
Cehenneme kadar varırsam tanrının umutsuz piçlerine sahip çıkacağım
Ben hayatını sevenlerdenim, tüm acılarıyla
Nefes almayı severim,
Umutsuzluk değerse tenime
Hayatımı masaya yatırıp içime çekeceğim
Cebimde kalan son paramla
Sonu düşünmem ben,
Anımı yazmayı öğrendim.
Üstelik iyi oyuncuyumdur,
Kendime de belli etmem nerede kulağıma notlarımın fısıldandığını.
Hayatımın bütün anlamı benim
Kendimi aradım, buldum
Çok sevildim, güzel delirdim
Çok sevdim, aklı başında yaşadım.
Her soruma verecek cevabım var
Bir de sigaram yaşatmasa şu gözlerimi,
Edecek çok sözüm var.