Vaktinden önce gelen bir şeyle tükendim
bilmedim, nedir hâlâ üstümdeki yıldızsız gök
çınlayan kulaklarımda kaç öğündür bu seda
yazılar mı dikilmeli , yazıtlar mı dikmeliyim
nasıl varılabilir içimdeki tekinsiz kuytuya
hangi tahsilden istifade şerh edilebilirim
akla işaret eden ellerimse
onu bütün meşgalelerden çekmeliyim
çünkü yüzümü alıkoydu her tefekkürden
gezindim ve bulamadım bu yüzden
hangi yurdun bir divanesiyim
kısıldım dar havsalamla dünya arasına
her nakışlanan yılı bir ömür saydım
dünyaya gelişin anlamıymış saymak
oysa iniştir bu, cürümsüz bir edayla
sebep gösterilse de sorular sormak
bari sen de sus kalbim
söyletme dilime binbir telaşlı sabahı
olmazlık denir bendeki büklüm büklüm talihe
budur içerimde sivrilen bir tarihin akıl ağrısı
daha başka hangi ad yakıştırılacak kimsesizliğe
battım işte, çok çiçekli bir ummanın kanına
yarınsız kalınca bulunacak bir huzurmuş
göğsümden bir imanla fırlayan yaşamak bu
çıldırmak yaraşırmış yetmez bir aklın şanına
başka bir yol, başka bir diyar vardıysa elbet
bulurdum, boşuna mıydı bunca soru
Mehmet Metli
2022-04-20T15:30:33+03:00Teşekkür ederim@Haneke
Haneke
2022-04-20T12:17:08+03:00Şiirinizin gelişimini görmek ne güzel. Çok beğendim bu şiiri.