bir kuş olsan gökyüzüne yurdum derdim
bir anıt gibi kentimin en kalabalık caddesine
diktim yokluğunu bakıp duruyorum
gittin diye darıldım sanma sakın
bitiyor canım benim sevmeler de bitiyor apansız
kuru bir leke gibi ilkokul pantolonumda izi kalıyor belli belirsiz
çorabımın söküğünü saklar gibi misafirlikte
gülümseyerek geçiyorum kalabalık sohbetlerden
kendimi bir yerlerde buluyorum
sözgelimi yüksekçe bir tepede
bir kuş katarının en iyi görüldüğü yerde
aykırı bir kanat el sallıyor sanki bana
kuşlar da gidiyor sonra
asılmış temiz çamaşırlara benziyor şimdi sarılmalar
amandır toz değmesin onlara
sarılmalar defalarca giyilir çünkü
sonra onlar da eskir
sarılmalar da bitiyor canım benim