Zımparayla sevdiğin bu ince dal

Yok olabilirdi

Yok olmak sahte

Bu avcuma dokundurduğun heykel

Yumruğumu sıkmama engel olan put

Bu küçük sahne sahte

Göğsümde bir şey unuttun


Ey bazı şeylerin tanrısı

Dijitale yapılmış filmler gibi geçiyordun salondan

Kan sahte

Ve gayet unutkan

Bu yara kısa grafiklere de tutunuyor


Bu ayet sahte Ekber

Galvaniz şeklinden anlaşılıyor

Parmaklarındaki yiv sahte

Külahta çivi, çenemde beton

Kepenklerle korunma hissi sahte

Tüm nalburlar öldü

Ölen atlar ve nalbantlarla birlikte

Göğsümdeki bir şeyi unuttun


Şimdi bu şiiri hangi dile çevirsen anlam bulur

Anlam sahte

Ve uzun zamandır sövüşmedik hiç

Mahalleye erken inenlerle

Saatime piçlik yakışıyor

Zaman ve annem sahte


Bu titreşim rayları bozabilir

Damar sanabilir onu

Tren ışıklarını izlerken oruç tutan çocuk

O da seferidir

O da sahte büyüyene kadar 

İçinde bulunduğu gece ve siyah bir kedi

Dirseklerine dokunan kardeşi sahte

Hem de bu saatte göğsümü bir şeyde unuttun