Gündelik hayatı biliyorum, ondaki sahtelik alınırsa tek tek düşer parlak boncukları teker teker kaybolur bağ denilenler, biliyorum ve eskisi gibi savaşmıyorum zamanla ve artık herhangi bir şeyin n'liği beni düşündürmüyor, sığlığın neşesini, sığlığın mutluluğunu seçiyorum, biliyorum bu olması gereken.

Tanımlar bana göre, gece bana göre, aşk bana göre, Tanrı bana göre, aile bana göre, hissetmek bana göre, ölüm bana göre, mizah bana göre yaşam bana göre ve kimsenin ne düşündüğünü bilmeden kendimi sürüyorum.


Hüzne yatkın deliklerimi doldurdum yavaş yavaş ve bitmek üzere eski zaman, bütün hüznüm dünyayla savaşmakmış aslında ve her şeyin herkesçe aynı anlamını bulmakmış.

Güvenin basamaklarını bilerek kırdım ki yeşereyim, bilerek hatırlamadım eskiyi ki yenilensin içim ve bağları yeniden tanımladım ki beni üzmesin. Hep başkalarının sorumluluklarını hatırlattım, olsun fakat geride kaldı ve okumayı bıraktım. Çünkü aramıyorum.