Sahurun ardındaki rüzgarla irkildim,
Senin hayaline orucum ben,
Gelmeyecek iftarların habercisi martılar
Çığlık çığlığa adını haykırırken
Onlarla bölüşeceğim bir simidim yok
Dönüp cam kenarında çiçeklerle konuşurum sonra
Geçen bir güvercin seni sorar,
Üzüntüden boynu bükülen çiçeğe biraz su verip
İnzivaya geri dönerim
Olmayan hatıralarımıza gülümser,
Onlarla yatıp kalkarım
Not alırım bazı bazı, gözüm takılır
Defterin kalbinde, isminin yanında
Tek bir dize,
Sonu gelmemiş bir cümle, belki gelmeyecek
Gördüğün günün akşamı karaladığım,
Sildiğim o dize,
Hala orada duruyor,
Gönülden kopmuş dizenin izi silinmez...
Dalıyorum sık sık kitap okurken,
Hevesim kaçıyor, kalkıyorum
Bahar esintilerinin hoş kokularına kanıyorum
Unuttum diyorum,
Neyi unutamadığımı iyi biliyorum
Takvimden düşen yapraklar,
Ağaçlardakilere bırakırken yerini
Bir sevda türküsüyle uyuyakalıyorum
Saz ki tellerinden korlar saçılan
Nağmeleri ölümün fısıltıları
Ayrılık düştü bize, birkaç cümle edemeden
Sevdadan bahsetmeden, şiirler okumadan
Bıçak gibi, buz soğuğunda bir yara,
Sevdanın sıcaklığını aldı ve gitti.
Beklemek bizlere kaldı,
Sevginin anlamını bilen kimselere
Tanımının yapılamayacağını bilenlere
Çölde yürümek Mecnun işidir demiş Fuzuli
Çölde kaybolmak şöyle dursun,
Çölün yolunu kaybetmişiz biz
Acı çekmek alnımıza gülün dikeniyle yazılmış,
Gül ortalarda yok,
Arayıp bulsan, dikenini sorarlar
Buzdan üşüyüp canı yanan,
Elini ateşe mi tutar
Penceremin soğuk mermerinden,
Üşümüş dirseklerimi çekme vakti geldi
Yol gözlemeyi bırakmak
Vazgeçmek midir bilmiyorum
Saklanmak gökyüzünden uzaklarda
Güneş ışığından kaçış,
Bulutlar ne kadar yardım ederse o kadar
Yağmurun taze kokularından
Şemsiye ile kaçılmadığı kadar...
Sevda durağının konukları
Kimi zaman elinde bir çiçekle
Kimi zaman gözünde yaşlarla
Kimi zaman kalbinde taşla
Ve kimi zaman kalbindeki telaşla
Sevdiğini bekler durur
Saatsiz, belirsiz bekleyiş
Sonu var mıdır ki
Başlangıcı hatırlansın
İlk ne zaman sevmeye başladım sahi
Adını duyunca mı
Yahut göz göze geldiğimizde mi
Belki de saçları rüzgarın ahenginde,
Batan güneşin ışığını kıskandırırken...
Vakitsiz olmak, sevdanın işi
Yanmak, sevenin işi
Rolleri çok evvelce belli oyuncular
Aynı sahneleri tekrar tekrar
Ezberlenmiş sözcükleri bıkmadan söyleriz
Hangi formül tanımlar ki vakitsizliği
Hangi normlar taşıyabilir
Hangi kanun, hangi yasa
Gönüllerin sırrına ayak uydurabilir?