Yarın ilçeye gideceğim dedem söylemişti anneme sabah hazırla benimle gelsin diye. Erkenden yatmalıyım ama heyecandan uyuyamadım hiç. Minibüs önce bizi almaya geldi, önce dedem binerdi her zaman minibüse ve ön koltuğa otururdu. Yolculuk başlamıştı. Civardaki köylerdeki yolcular toplanma başladı. Her binen sanki önceden anlaşmış gibi gelip, yanağımı sıkıp "Maşallah amca, torunun da sana benziyor." diyor. "Ee, benim torunum o, dedesinin aslanı, aynı benim gibi o." deyip keyifleniyordu. Köy yolundan çıkıp asfalt yola çıkınca, film şeridi gibi ilerledikçe yeşil; kendini siyaha betona bırakmaya başlamıştı. Ama ben böyle beklemiyordum. Ağaçlar yok oldu, hiç ağaç yoktu burada. Yeşillik, tarlalar, hiçbir şey yoktu. Büyük bir binanın önünde durduk, yolcular indi. Gün yeni başlamıştı burada ama köyde bu saatte sabah işleri bitmişti bile. Dedem sıkıca tuttu elimden. "Sakın bırakma elimi, önce bir şeyler yiyelim, sonra alacaklarımızı alalım." dedi. Lokanta kocamadı; büyük büyük masalar, içerisinden koşturan insanlar, gelip giden insanlar... Dedemi kapıda karşıladı şişman bir adam, eğilip elini öptü onu, sonra sarıldı, o büyük masanın birine oturttu bizi. Sonra masa dolmaya başladı. Lokantada da birbirine karışan yemek kokuları başımı döndürmeye başlamıştı. Ne güzel kokuları bunlar ilk kez böyle kokular geliyordu burnuma. İçerideki gürültü karnımdan gelen sesleri bastırıyordu. Şimdi nasıl yiyecektim bunca yemeği, keşke annem de gelseydi, bana yemek yedirirdi. Acaba bana kızarlar mı şimdi yanlış bir şey olursa? Şişman amca güldü, saçımı okşayıp "Rahat ol yeğenim, nasıl kolayına geliyorsa öyle ye, korkma, çekinme." dedi.
Çok dolaştık, artık ayaklarım ağrıyordu. Etrafa, binalara bakmaktan boynum, gözlerim de ağrıma başlamıştı. Annemin verdiği liste tamamlanmıştı. Minibüsün yanına gittiğinizde herkes gelmişti, bizi bekliyordu.
İlçeden çıktığımızda güneş de yavaş yavaş batmaya başlamıştı. Yorgunluktan yol gittikçe gözlerim kapanıyordu.
Annemin sesine uyandım. Kalk hadi oğlum, bayram sabahı ne uyuması bu, kalk hadi, dedenin mezarına gidelim.
