Seziyor musun ruhumda ki karanlığı? Parıldar mı ay göğsümü kaplayan gecede?
Rüyamda; kapıda ki köpeğe havladı kediler ama miyavlamadı köpek, yıldız yağıyordu gökten ışıl ışıldı yeryüzü anlamadım yoksa zihnim mi ters düz.
Söylesene sûfi omuzlarım neden ağır, neden gecenin gazabı? Görüyor musun akan kiri, bu gözyaşı değil kin. Söndü mü itirafların ateşi, yoksa geçti mi ilham veren o acı? Kalbim; katledilmiş ruhların terk edilmiş mezarlığı, yaşarken ölenlerin isimleri yazar taşında. Çıkamıyorum bu girdaptan işkence ama huzur gibi, saçların sarılmış boğazıma koparamıyorum, şer dökülüyor dudaklarından, tam göğsüme saplanıyor bakışların. Boğuluyorum çıkmıyor sesim, sıkamıyorum boğazını soluduğun benim nefesim. Direnmiyorum artık kazanamadım bu savaşı. Olmasın tasan ben vuruldum sen yaşa.
Söylesene sûfi varmı bu cümlelerin tefsiri? biliyorum bu direniş, bir deliremeyişin eseri…