ayın en karanlık olduğu gecelerde
kayıp bir düşünce dolanıyor aklımda
sanrılar sarmış etrafımı
fütürsuzca
bütün beklentiler içinden
en kötüsünün
o en açık denizlerde dolanmasının ardından
gözlerim yeni bir limanı keşfediyor
hiç ummadığım bir anda
delirmiş bir ruhun
bedenimi ele geçirmesini beklemek gibi
umutsuz beklentiler içinde
attığım kulaçlar
her seferinde
kanımda dolaşan morfinin
bana verdiği zararı bilmeme
rağmen
dozunu artırmak istemem gibi
ve ben devam ediyorum hala
ne bileyim bir ışık
veya bir umut işte
sonunda karaya ulaşmak
ve gerçekten nefes almayı istemek gibi
eh saçma işte...