İnsan; anlaşılması, tabir edilmesi en zor varlık. Peki insanı zor yapan şey nedir? İnsanın insanı anlamasını güçleştiren ve ayrılıklara sebebiyet veren… Belki de insanın kendini bile anlamasını zorlaştıran… Fikir ayrılıkları mı? Hayata bakış açılarının farklı olması mı? Kanaatimce bunlardan hiçbiri değil. Duygular… En karmaşık ve insanı çıkmaza sokabilen tek sistem duygular… Mantığını her şeyin önüne geçirmiş birinde bile bir yerlerden patlak verebilen duygular… Herkesin aynı şeyi yaşadığını iddia ettiği ama o kişiden başkasının anlayamadığı duygular…
Duygu, insanı güçsüzleştiren ya da aciz bırakan bir şey midir? Kanaatimce hem evet hem de hayır. Kesin bir kararımın olmamasının beni fikirsiz yapmayacağı gibi duygular da insanı bir yere kadar aciz yapmaz. Evet, bir yere kadar çünkü yaptığı şeylere duygularını kalkan eden bir kimsenin bir yere kadar acizlikten uzak kalabileceği fikrindeyim. Eğer duygular sizin benliğinize yolculuğunuz için bir basamak görevi görecekse elbette bundan daha ulaşılamaz bir şey yoktur. Basamaktan kastım, insanın kendi içinde ilerleyebileceği bir basamak. Takılıp kalınan yerden kurtulmak; zihnini, ruhunu kurtarabilmek için bir araç olabilecek basamak…
İnsanı duygularına hapseden, gerçeklerden uzaklaşmasını sağlayan; bir yere kadar yine kendisidir. Anlaşılmayı isteme arzusuyla yanıp tutuşmasına rağmen gerçek anlamda kimsenin onun duygularına tercüman olamamasıdır. Evet insan nankör bir varlıktır. Sonuna kadar anlaşılmak istemesine rağmen karşısındaki insanı bir an olsun anlamaya çalışmaz. Sevmediği kişileri hep duygusal tarafından vurmaya çalışıp söz konusu kendi hissiyatları olunca tanınamayacak hale gelen ve hiçbir şekilde müsamaha göstermez bir hale bürünendir. Belki bu da duyguya dahildir. Güçsüzleşme korkusuyla yapılan karşı bir savunma hamlesi gibidir. Velhasıl insanın en büyük sorunu anlaşılmazlıklar içindeki anlaşılır olmaya çalışmasıdır.