Kemikleşmiş anılardan putlar dikiyorum yastığıma.

Gördükçe yarısı yenmiş yüzünü,

Sapsarı bir dağa tırmanasım geliyor.

Ekşi E, kekre tadın taştan sert damağımın içinde.

Tek düze bir sesin, kadife mimiğisin belki de.

Ve dediklerine inandım,

Betonmuşcasına ağırmışsın romantizme.


Omuriliğisin saplantılı çemberimin.

Bizi uzağa fırlatan kaderin ağlak çocuklarıysak şayet,

Çıplak ayak koşuyorum çivide.

Bir hayal dalgasıyla soldun, E.

Ekşi E, kabuklaştın yüzümün sahipsiz avlusunda minnetle.


Dört bucak kaçabilirsin,

Avcumun içinde olduğunu unutmana izin vermeliyim.

Dikilsen ve kadın olsan dibimde,

Kadın elleri olsa ellerin,

Bil ki yine de incitmeden seveceğim seni.

Neyi bekliyorsun daha, benim olmak için?


Dağdan hallice gözünün akıyla, billur bir bakışın var yine de.

Bu kadar imkansız olmak zorunda mıydı?

Kamçı her daim benim elimde.

Sana babasızlığı unutturacağım, avcumu unutturduğum gibi.

Özgür olmak istemez misin?

Kanını tadacağım damağımla ve yok edeceğim ekşiliğini.

Ekşi E, ağısıyla auranın tüm gücünle dönüyorsun yörüngemde.