Alt dudağınla üst dudağın arası kaç arşındı?
Her çatlağını onarmak isteyen biri tarafından
Kaç günde kaç kez arşınlanırdı?
Yan yana duran kaç saç dibin arasına
Kaç karınca yuvası sığardı?
Tenin günde kaç kez karıncalarca ısırılırdı?
Aramızda her daim iki omuz mesafesi vardı.
Ben yaklaşsam sen uzaklaşırdın
Sen tarafından kırıldığımda iki omuz mesafesi yaklaşırdın bana
Attığın iki adım arasında kaç milletin tarihi sığardı?
İlk adımında Doğuda kaç imparatorluk yükselir,
İkincisinde Batıda kaç krallık yıkılırdı?
Gözlerinin meşaleleri hep kereste fabrikalarında yanardı.
Öyle bir yanardı ki hiç sönmeyecek gibi
Bir meşalen kıyameti koparırken ikincisi mahşer yeriydi.
Göz altların sevgilim,
Ben seni en çok göz altlarından öpmeyi sevdim.
Her kirpik titreyişin sihirdi benim için.
Yüreğindeki şöminede günde kaç kereste yanardı?
Yanan her keresteden günde kaç kez kaç çıtırtı çıkardı?
Sönünceye dek ne güzeldi her şey.
Şimdi düşününce ellerin ayçiçeklerinden
Göğüs kafesin bulutlardan yapılmaydı.
Yalnız mimiklerin özgürdü bedeninde
Dudaklarını ezberledim
Saç diplerini ve omuz genişliğini
Adımlarından tanıyacak kadar ezberledim her şeyini
Kirpiklerini, gözaltlarını, hiç bahsetmesem de gür kaşlarını
Yüreğini ezberledim
Ellerini ezberledim
Fakat ezber unutulur, bunu en iyi sen bilirsin
Aslolan öğrenmektir.
Yine de ben öldüğümde
Avuç içlerindeki çizgilere gömsünler bedenimi
Böylelikle son kez mesafemiz
İki omuz genişliğinden kısa olur belki.