bir kadın,

parmağında

yalnızlığın izi

 

pencere pervazında;

dışarı— 

bir kuşun kanatlarında, 

dalmış uzaklara. 

 

odada:

 

‎ ‎‎  dağınık kitaplar.

‎‎  yarım bardaklar.

‎yorgunluk sinmiş,

‎‎  ‎‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ her köşeye.

 

bir ses konuşuyor; 

kelimeler dökülüyor

dört bir yana—

yine de ulaşmıyor kadına. 

 

köşede bir masa: 

 

‎‎  ‎ ‎ ‎ ‎cam bir fanus. 

‎ ‎ ‎ ‎ içinde sıkışmış, 

‎ ‎ ‎durmuş bir saat. 

 

kâğıtlar karalanmış;

kayıp isimler.

eski dostlar. 

yitip giden sevgiler. 

unutulan kahkahalar. 

 

‎ bu oda, 

bu hayat. 

 

kaçış mı? 

 

‎ 


‎ 

kadın

pencereye dönüyor. 

 

bir kedi,

kuşun peşinde. 

 

kuş uçuyor.

kadın bakıyor,

gözleri uzaklara dalıyor— 

uçsuz bir yankı; 

boşluğun içinde 

kanat sesleri

gölge gibi asılı. 

 ‎ ‎ ‎ ‎ 


‎ 

‎ ‎ kimbilir,

belki bir gün—

‎ ‎ ‎ ‎ ‎ o da

‎ ‎ ‎ ‎uçabilir