Koca bir dünyayı taşıyorum kucağımda
Göz yaşında ıslanmış bir öpücük dindirir mi yükümü
Küçük adımlarıma birkaç beden büyük sokaklar
Asrın sırtlanamadığı günahta söyleyin böyle ölünür mü
Vedalara dökülen kirpiklerin ahı kalmaz mı gecede
Bugün daha bir yorgunum
Mavilerin hayata dokunduğu yerde
Ateş olsam cürmümde kaybolurum
Bazı bazı görür gibi olurum evvelimi aynalarda
Bir güvercin
Perçemli ayaklarında bir mektupla dayanır gün görmemiş pencereme
Kin tutmuş kulaklarımda yanlış makamdan şarkılar fısıldaşır
Raksına dalar henüz kitabıma yazılmamış günahlar
Dalarım
Damlarım
Günah gibi geceye
Gece gibi günaha
Ve yanarım
Ferhat gibi Şirin'e
Şirin gibi Ferhat'a