Dağıldı zaman
Solup gitmeye başladı yüzün
Rujların kurudu
Vakit meğer her zaman geçermiş bi' beklediği olmayınca unutuyor insan
Dağıldı zaman ben de eşlik ettim
Alakasız yerlerde çıkarıp olmadık yerlere astığım ceketlerim gibi tereddütle karışık unutmaya başladım seni
Hani reçeller bitti
Hani krem şanti
Dağıldı zaman
Galata'dan aşağı korkuyorum
Ama canıma kıyarsam katilliğimi de unutur muyum bilmiyorum
Bu lütfu başkasına bırakamam sana sorabilsem iyiydi
Ama duymuyorsun, sormuyorum sanma
Dağıldı zaman
Peltekleşiyorum
Dudaklarım kuruyor ve olduk olmadık uzuyor tırnaklarım
Tıraş oldukça yüzümle tanışıyorum
Her sefer sola dönük uyuyup uyanıyorum muntazam
Duvarlar soğuk oluyor
Ben yine peltekleşiyorum
Artık insanların içine karışmalıyım yok olmalıyım
Onlardan biri olmalıyım
Belki Galata sokaklarında kırmızı
Dağıldıkça dağıldı zaman
Bu eller ve bu öksürük dolu odaların bekleyişi senin için
Kapı ellerinin acısına hasret
Mutfak bıçakları hâlâ ürkek biraz özle beni
Çöp poşetlerinin kapıcıyı öylesine bekleyişi gibi
Bir acının koynundayım
Tutup kaldırmanı gözlüyorum
Son duamda son yudum suda berraklaşacağım tanrım, acıyor
Ve acımaya devam ediyor
Kiraz ağacında yırtılsın yüzün biraz özle beni