Yalanlar yaşıyoruz sevgilim
Kaç aylıkken küpelenmişsek
Kaç manavın şamarını yemişsek
Biz sanki özenle seçilmişiz sevgilim
Sen devrik cümleler gibi güzelsin
Ben direkt devriğim
Ben kelek olanım.
Senin güzelliğinin günahını çıkarıyorum
Yalanlar yaşıyoruz sevgilim
Sen bir karpuz ben bir koyun olabiliriz
Sen buralara hep fazla tatlı gelirsin
Taze hayvan halleri gibi erken gelen kapar seni
Bazı günler birbirimize yetişemesek de aynı masadayız
Aynı sofradayız seninle
Ve bizi yiyip bitiren bu palavra hayatın her pazar sabahı iki demlik susmak'la açıyoruz günü
Sana her gözümü açtığımda kepenkleri indiriyorum
Bana acıyor olmalısın diye sayıklıyorum, boş ver bunları
Biz yalanlar yaşıyoruz sevgilim
Bu kaçan taksiler ve topuğu kırılacak ayakkabılar senin için
Aptal olan benim
Benim derdimi ayaklarım çekiyor
Seninkini sonraki taksi.
Avrupa yakasında da olsam yedinci açlığıma gebeyim
Her sabah simidi peynire kardeş ilan ediyorum ve tanışıklıkları pek sürmeden yiyorum onları
Sana hep aç edebiyatı hep çekip koparıcı edebiyatı yapıyorum beni anlamalısın
Sakalım döner
Saçım tütün kokuyor.
Yalanlar yaşıyoruz sevgilim
Şüphe payı olmayan yerlerde bana dürüstlük soruyorsun kabalık ediyorsun
Eğer dürüstlük yalanı doğru yerde tutup çükünü gizlemekse
Ben yine çırılçıplağım sevgilim
Ben yine ağustosta sırılsıklamım.
Bana acıyor olmalısın diye sayıklıyorum, sen boş ver ama uzun uzadıya konuşulması gerek gibi geliyor bana hep
Saçımda saçım tütün tarlası sakalım artık döner yaprağı
Kadın eli değmeli dediğim evimle bedenim,
Nispet yapıyorlar kendi aralarında.
Biz
Artık baştan aşağı temizlenmeliyiz.
Birbirimizi unutmalıyız seninle
-Ya saklı kire dönmeliyim
-Ya tellalın elinden dayak yemeliyim
Ya da sen şu kendi inanmak istediklerinin dibini sıyırmalısın artık
Gözyaşlarımla yıkanan bedenimi örtecek havlu bulamadım
Ben yine
Çırılçıplağım sevgilim
Seninle artık veda etmeliyiz.
Yeni bedenlerde buluşmaya söz verelim diyorum
Bilmem beni tanır mısın
Kitleniyorum
Bazı zaman böyle oluyor işte
Tam da böyle
Karşına doğrulmak mı dersin ona, karşında durmak mı dersin
Ya da her neyse işte kelimeler seçiyorum sana taze dallardan koparıyorum, çıkıyor ortaya
Sonra hayal alemindeyim diyorum
Ben çoğul şahıs bile kullanamıyorum artık
Ne kadar planlar yapsam, özlesem de seni az canımı yaksam
Bir gece susmak orucu tutsam da sabaha kadar kussam
Bir kere ah etmesem sana
İzmaritler
Vursam kollarıma
Çözümü olmuyor.
Er meydanı dedikleri yer işte senin göğsün
Senin kara gözlerin
Her an yiyebilirim kurşunları
Ölmeden de unutma yeni bedenlerde buluşursak sevgilim
Ne olacaksın onu haber et
Belki elimiz kolumuz olmaz belki kura birimize çıkmaz
Ben belki koç olurum
Sen günah keçisi
Biraz tepişiriz.
Biz yalanlar yaşıyoruz sevgilim
Sen bunca saçmalığa bakma...
Bir gün olacak buna eminim
Altı yedi basamak yukarıda duracağım senden
Ve bu gizli öfkeme seni ayaklarıma kapanmış gibi göstereceğim
Kendimi kandırdığım taraflarımı üstüne tekrar kandıracağım
Bile isteye kendime affettireceğim seni
O taksicinin belki ellerinden öpeceğim
Kırılan ayakkabılarını
En gözde rafa dizeceğim.
Bu volta atan sesler beynimde
Ya nal sesleri olmalı sevgilim
Ya da babanın tüfek dipçiği
Ortak yanları bir fakat elbet olmalı kaçar yolu
Tepikten kaçamam tüfek desen ne fayda
Yine olan olur bana
Sen üzülme.
Yine olan olur bana ve bir kere yaşayabildiğimiz şu hayatta derim
Bir kez olsun seni kaçırabilseydim.
Danışıklı dövüş ringine çevirseydim balkonunu
İkinci kattan kamyona
Kucağıma alsaydım seni
Tapusu senin olan şu hayatımın zimmetini
Bir kerecik avcumun içinde tutabilseydim.
Sen
Bunca şeyin içinde
Bir taksiye
İki dal cigaraya harcadın beni.
Yeni bedenlerde siftah açar mıyım gözlerine?
Bilemiyorum,
İzin verecek misin?
Bir gün rastlayıp da bana
Çoluk çocuğuna
Ne diyeceksin?
Adımları bu kadar sessiz adam olmayı ben istemedim.
Az kaldı,
Son iki duman daha tüteceğim.
Plakası Haramidere yolunda düşmüş kamyonum
Tütünden saçlarım
Ah benim döner yağında terlemiş
Kırkpınar güreşmiş sakalım...
Ahımı bunca inlettim de
Sana bi' türlü duyuramadım.
Anca yalanlar yaşadık
Yarım asrın belini büktük, ben de az kıvrıldım artık
Dürüstlüğümü yine az ön tarafta tutup uslu çocuk olacağım
Bu dünyada yıllarım geçti de, ah aman çocukluğumu hiç geride bırakamadım
Çocuk ellerimi bileklerimden
Ne yapsam kurtaramadım.
Başımı okşamıştın
"Ben sana bunu yazdım"
Yeni bedenlerde, olur da olursa
Görüşelim sevgilim.
Fatotes
2021-07-30T20:44:15+03:00Gün geçtikçe kendini daha iyiye doğru geliştirdiğini gözlemliyorum Furkan, diğer yazılarına nazaran büyük yol aldığını söyleyebilirim. Yeni içeriklerini bekliyorum, kalemine sağlık