O kadar anı biriktirdim ki

Yeni birini daha yaşamama gerek yok artık

Ne kadar sevgi dolu, çılgın, günahkar, keyifli

veya küstahça, kasvetli, hatta gülünç

Olursa olsun     

Her şey eskinin bir benzeri

Biraz farklısı

Hatta daha aşağılığı


Eşine duyduğun sevgi dediğin şey

Yaşadığın ilk aşkın kırıntıları aslında

Çocuğuna sarıldığında hissettiğin,

Annenin sana çocukken sarıldığı o eşsiz anların bir parçası

30'lu yaşlarında arkadaşlarınla olan eğlencen,

20'li yaşlarda eğlendiğin insanların gölgeleri

Kazandığın parayla satın aldığını düşündüğün saygı,

Karneni getirdiğinde babanın sana verdiği bir hediyenin, bir aferinin ışıltısı

Belki de sağlam bir tokadın sıcaklığı

Hepsi yeniden duymak istediğin

Yeniden yaşamak istediğin duyguların

Kör bir usta tarafından yapılmış birer boktan kopyası

O yüzden hatıralarım bana yeter

Her kadınımı aldatmış olsam da

Onlarla yaşadığım gerçekleri başka hatıralarla aldatamam

Acı da verseler

Onlarca kez üzerinden geçilmiş ucuz bir şişme bebek misali,

Yeni hatıralarla kandıramıyorum kendimi

Bir daha dokunamayacak olsam da o tenlere

Bir daha gülemeyecek olsam da o insanlarla beraber

Bir daha hissedemeyecek olsam bile

O en derin çektiğim acıları

Aldatamıyorum

Ne onları

Ne de kendimi


Ben böyle mutluyum

Her ne kadar anlaması çok zor da olsa

Mutsuzluğumla mutluyum

Belki yalan söylüyorum

Kendime bile

Çaresizliğimi kapatıyorum kelimelerle

Dürüstlük kisvesi altında vicdansızlığımı gizlemeye çalışıyorum

Kim bilir

Ben bile bilmiyorken

Kim bilebilir

 

O yüzden her samimi gülüşten çekiniyorum

Her güzel sözden kaçınıyorum

Hele ki biri ellerini omzuma koymaya

Kulağıma umut dolu sözcükler fısıldamaya

Veya saçımı okşamaya başlasa

İşte o zaman yerlerdeyim

Bütün yelkenlerimi suya indirmiş,

Bedenim artık benim değilmişçesine bir teslimiyetle kendimi bırakabilirim.

O incinmiş çocuk

Artık dışarı çıkıp beni ele geçirebilir.

O yüzden tutuyorum onu içeride

Bazı geceler herkes uyurken izin veriyorum çıkmasına

Sevgi ihtiyacını ben veriyorum elimden geldiğince

Ki başkalarına heveslenmesin.

Gitmeyecek bir yere biliyorum

Ama büyütüyorum onu elimden geldiğince

Seviyorum

Elimden geldiğince

 

O yüzden

Belki kahkaha atamıyorum artık

Ama öyle hüzünleniyorum ki

Kendimi gülmekten alamıyorum

Öyle özlüyorum ki bazen

Kimseyi üzmemek için uzak durmam gerektiğini bile unutuyorum.

 

Yazmak dışında başka bir şey gelmiyor elimden

Hangi kelimeleri, hangi sıraya koyacağımı bile düşünmeden

Ama yine de

Bırakamıyorum kendimi yeni saçmalıklara

Aşklara, coşkulara, sevişmelere, üzülmelere

Mutsuzluk verse bile o hatıralarım

Çocuklarım gibi seviyorum

İnsan çocuklarından vazgeçebilir mi

Gerçi bazen öyle bir vazgeçiyorlar ki

İnsanın hayata insan olarak doğmasının hiçbir anlamı yok olduğunu düşündürecek kadar vazgeçiyorlar.

Sonra anlıyorsun ama

Kendinden başka bir şeyi düşünmeyen bir canlı olduğunu insanın

Ne kadar sevdiğini de söylese

Ne kadar arkanda olduğunu da söylese

“Hiç kimse yoksa ben varım” bile dese

Aslında hiç var olmadılar.

Kendilerinden başka bir şey düşünmediler.

O yüzden ben böyle mutluyum

Mutsuzluğumla mutluyum.

 

O kadar anı biriktirdim ki

Yeni birini daha yaşamama gerek yok artık


Defalarca yaşandı o ilkler

Ve bittiler

Ama önemli olan

Gerçektiler