sözde ben bugün ergen yatacak, güzelce dinlenecektim. ama olmadı. şu an hayli yorgun ve yarın kalkarken çok zorlanacağımı bilir vaziyetteyim ama sorun yok. yatmadan önce bari en çok arzu ettiğim şeyi yapayım dedim. ben hayatımdaki en güzel akşamlardan birini yaşadım bugün, onu anlatacağım.
bi arkadaş buluşmasından çıkmıştım. saat günbatımına yakın, marmaray yolum üsküdar'dan geçiyor. bu fırsatı kaçırır mıyım, asla. indim görevimi yaptım, mis gibi havada biraz dolaşıp geri yoluma koyuldum. evime gitmek için kullandığım durakta harika bir şey karşıladı beni. muazzam bir sesin şarkı söyleyişi.
hani bazıları vardır ya bu sanatçıların, mutlaka dönüp bakar, belki yavaşlar belki de hızla para çıkarıp kutusuna atarsınız ya. bu ondan da başkaydı. durup dinleyeceğiniz cinsten. öyle de yaptım, ama ne dinlemek! bir saati aşkın harika bir tecrübeydi, işte hikayesi.
önce sadece güzel şarkıları keyifle söyleyen biri sandım. bir, iki, üç, eşlik ediyoruz kalabalıktaki bazı insanlarla. alkışlar, tebrikler, bir sürü video kaydı. derken duraksayanlar arttı, üstüne bir de misafir çıktı. 74 yaşında bir kadın, nasıl güzel. dans etmeyi çok seviyormuş. önce genç bi delikanlı istedi yanına, sonra sevdiği türe özel parçada başka bir hanımefendi katıldı dansına. biz izleyenlerin yüzü feci gülüyor tabi, içim kıpır kıpır.
giderken şarkılarımızı söyleyen o güzel ruhun mikrofonuna uzandı "ben severek evlendim ama kocama, kaybettikten sonra aşık oldum" dedi. 7-8 sene önce vefat etmiş eşi. hem hepimize el sallayarak hem de ağlayarak gitti, beni de ağlatarak aynı zamanda. peşinden çalan şarkı her şey seninle güzel.. atmosferi düşünün.
yetmedi şarkılar daha da güzelleşti. tepkisiz geçip gidenlere acıdığım bi festivale dönüştü ortalık. ritim tutanlar, sağa sola yaslanıp dinlemeye dalanlar. kaç tren geldi geçti saymadım. bi abla bazılarının sesi oldu, "bak çok acelem var ama seni dinlemeyi bırakamıyorum."
çok yapmışlığım vardır, bu sefer şükür rahattım da. güler yüzlü sanatçımız da öyleydi şansa, boşverin anı yaşayalım dedi ona. tabii ki haklıydı.
müzik aletlerini sallayarak babasına poz veren küçük bir çocuk, el ele birbirine bakarak şarkıyı yaşayan bi çift, keyiflenen sayısız arkadaş grubu, gelip performansa destek olan başka bir müzisyen. her şey öyle güzeldi ki.
hep özenirdim böyle anları yaşayan insanlara. bugün o bir saat içinde birkaç defa gözümden yaşlar süzülürken anladım, sahiden bu kadar istediğime değiyormuş. müziği yaşama sebeplerinden başlıcalara koyan biri için böylesi bir denk geliş paha biçilemez. çok şeye bedeldi. o kadar fazla insan kendini iyi hissetti ki. farklı farklı birçok kişinin sanatçımızı niye öpüp kokladığını çok rahat anladım. biri uzandı boynuna sarıldı, öteki avuçlarını yüzüne sardı. hatta kendisi yaşlarında bir kadın şaşırdığım başka bir şey yaptı. çok içten, minnet, sevgi dolu bir temastı. ortak bir şeyi paylaştık hep birlikte orada.
tüm bunları sakince durup izlemek inanılmazdı. abarttığımı düşünenler olabilir, inanın abartmıyorum. bu akşam benim yapbozumda eksik bir parça tamamlandı. bu yazdıklarım sadece sayabildiklerim. aslında bi fotoğraf veya çizim de koymak isterdim buraya ama hislerin tazeliği daha da yitmeden yazmak istedim. bugün o sokak sanatçısı yanından geçerken saygıdan kulaklığımı çıkarmamdan çok daha fazlasıydı. belki kimilerinin en güzel dansı, günün en güzel anıydı.
birçok konsere gittim, hiçbirinden bu tadı almadım. hayatın böyle anlarda saklı olduğuna inanıyorum, veya onlardan ibaret. umut doluyorum rast geldiğimde, tekrar bir şeylere inanmaya, hayal kurmaya başlıyorum. olduğumuzdan çok daha ferah evrenlere, daha büyük hislere, gülüşlere.
daha da dağıtmadan metni toparlamaya çalışıyor ve sanat iyi ki var diyorum. iyi ki bazı şeyler olmuş, bazı seçimler yapılmış ve kelebek etkisi bugün beni o saatte oraya yollamış.
hatasıyla yanlışıyla eksiğiyle gediğiyle bi şekilde anlatmaya çalıştım, umarım az da olsa becerebilmişimdir. kendime böyle biri olduğum için, ve emeği geçen herkese öyle birileri oldukları için teşekkür ediyorum. bu gece burada bitsin.