başımda bir deli yağmur, nasıl üşüyorum

bir bere, yırtık bir ceket, ıslak bir cigara

her neyde vücut bulursa sıcaklık

bürünse ve sarmalasa beni

başımda bir deli yağmur, nasıl üşüyorum


çalacak bir kapım olmalı bu şehirde

bir sıcak çorba, loş bir aydınlık

her neyde vücut bulursa sıcaklık

pencereden davet etmeli beni

çıt çıkarmadan, uyanmadan ev sahibi


ellerim bir yaprak gibi titrek savruluyor

göğüs kafesim daralıyor daralıyor

soluğumu hissetmiyorum, iyi değil bu

çalacak bir kapım olmalı bu şehirde

en çok deliksiz uyumayı özlüyorum

bunun için ölmek mi lazım