Saçlarından tutun, saçlarından

Günahkâr atsın ilk taşı

Günahsız hedefiniz

Beyaz elbiseler giydirin ki görebilelim,

Yarattığınız yaralardan dökülen kanları.

Taşlayın namussuzu!

Namus diye bellediğiniz

Ve uğruna hayatlar katlettiğiniz kim varsa

Atın üstüne sırrınızı

Tutun fahişeyi!


Taşlayın Meryem'i

Taşlayın suyu

Ama aynaya dokunmayın


Vurun, vurun duvarlara taşlara

Vurun duvarları, taşları

Bu savaş ki siz başlattınız

Bu savaşın esirleri biziz...

Bir koç kurban edin, bir çocuk, bir kadın

Tutun saçlarından, saçlarından

Sürükleyin tersine çaktığınız çivili yollarda

Sıfırlayın hesap defterinizi

Tanrıdan temiz olanla


Yakalayın bir mazlumu çocukluğundan

Karanlık odalara kitleyin

Ağlar, aldırmayın

Bağırır, dinlemeyin

Büyür o da elbet

Büyür, izin vermeyin


Tutun saçlarından

Ah o saçlar ki nergiz bahçası

Ah öyle incedir öyle narin

Kırın, aldırmayın

Güneşi göstermeyin


Bu ne cüret, bu ne, bu

Varlığımı sorgulatıyor hâşâ

Şeyhim kızar, şeyhim verir hükmü;

Eteklerime taşlar doldurur

Körpeyim, korkarım, inanırım,

Beni vuracaklara taşlarımdan dağıtırım


Dedim ben bilmem, ben istemem bilmeyi

Anlamak ağır gelir bendime

Ola ki irademi, ola ki mecnun et

Dedim çöllere yaren olayım

Dedim anam, babam, ilahım

Bir kelamınız anlamsız kılar tüm sabahları

Her ne ise bu işin oluru

Azat edelim bu ruhu...