İnsan sever, insan sevilir. İnsan aldanır, insan sevişir. İnsan aldatılır, insan yenilir. Velhasıl insan, insanlığı kadar şey yaşar bu dünyada. Sever, çok sever, karşılığını alamaz bir vakit. Sevilir, çok sevilir, karşılığını veremez öbür vakit. Velhasıl insan, sevdiği kadar sevilir de, zamanını tutturamaz bir türlü, feleğin çemberi geçilmez bir zindandır çünkü. Kandırdım sanır kaderi insan, kendi kendini kandırdığının farkında olmadan. İnsan aşık olur, orada bir mühlet dur. Çünkü aşk bambaşka bir boyuttur. İstemediği şeyleri yaptırır, istediklerini bir kenara attırır. Ondan başkasını görmez gözü, artık o'dur birtanesi, iki gözü. Onunla bakar dünyaya, başkasını göremez. Kaderi o olmuştur artık başkasını sevemez. Her güzel şey gibi bu da biter elbet bir gün lakin ne zaman biteceği belli olmaz iki taraf için de. Dedim ya insan zamana yenilir diye; bazısı 1 günde siler süpürür gönlündeki tozu, bazısının çıkmaz seneler boyu içindeki aşk tortusu. Bazısı anıları siler atar, bakmaz bir daha yüzüne, bazısıysa bakamaz bile, batsa bile gözüne. "Çünkü korkaklar öpücük ile öldürür, yürekliler kılıç darbeleriyle" demiş ya üstad, işte aynen öyle! Kılıç darbesini dağlar insan lakin gönlünü dağlayamaz. Zaman alır, kader katlanır bu duruma. Katlana katlana geçirilen bir zamandan sonra, başkası çıkıp giriverir hayatına. İşte o zaman alır eline kızgın demiri, basar da dağlanır kalbinin tam orta yeri. Artık kalmamıştır eski aşklardan başka bir satır, eklenmelidir ancak yeni, yepyeni bir hatır.