Rüzgârın keskinliği

                                Kışın ayazıyla buluşan

En savunmasız anı sarıyor.

Uğultusu zamanın gerisinden gelen,

Varlığıyla inatçı

Bir ıslığa dönüşüyor.

 

Hoşnutsuz bir ezgi artık

                                 İki dördün arasında

Yani nasıl demeli,

Huzursuzluğun sese devinişi

İçe bi' bakışta

Pes edişlerin matemli titreyişleri

Söyleşir durur, edilgenliğiyle kapladığı dünyasında

Yıldızlardan dilenir aksi.

 

Kan,

Söylencenin çığırtkanlığı doğuruşuyla

                                Taze kavrulmuş kahve kokusunda

Ve zamanın ilerisinde

Kırmızılıklarından soyunmuş kavrukluğu

Meçhullüğüyle çevrelenmiş derecesinde

Kahverengisine kavuşmakta.

 

Korkunç İvan!

Doğu’nun ruhani sancısı, öte yanda ve bu yanda

-dehşetin rengi-

Ayrılığı haykıran kavuşmaların acısı

Asanın yere düşüşünde saklanırken

Gizli şahit, kendi sırasını beklemekte.