Gün olur kendimi alelade bir insan sayarım
İğne yapraklı bir ağaçtan deve kuşları yapabilirim
Yahut ben bir bakmışsınız bulutlardan bin mana çıkarmışım
Göğ tüm maviliğini aldığı sırada tam da
Nokta bir ay görüp hüzünlü bir mutluluğa düşmüşüm
Hiç sebepsiz
Bu göğü gören oda benim olsun isterim
Ben ne güzel uyurum burada, ama tüm pencereler, perdeler ardına kadar açık olacak ha
İlle de açık olacak şu yüzüme vuran güneş gölgesi
Parmağımda olmalı
Gece lambaların yanıp söndüğünü, ağaçların yelle bir camıma değişini müzik farz etmeliyim
Çetin ve mert olsun isterim eylemleri...
İnce eylemleri, bilhassa sevda üzerine olanları
Bir insana anlatılmıyor da şu iç dökmeler
Dört ayaklı, dilsiz, dinsiz bir varlığın gözlerine anlatılıyor
Sahi kim kedileri sevmez anlamam
Bazen saçmalıklar abidesi bir insan olup çıkıveririm ben
Balat’ta bir mezatta saçma eşyalar dergahındayım
Boy veriyorum
İp çekiyorum
Beni burada görene hoşnutum
Kendi sessizliğimden sesleniyorum dinleyedur
Eğil doğallığıma
İşit ve dindir gizli satırlarda kalan durmadan bağıran şu ıssızlığı
Kadife bir yaşamın eğriliğinden
Bir düzlem çıkarıyorum zor bela
Kıran kırana ve inadıysa bu
Birkaç kez emekler gibi adım
Durur ya da dikilir gurur aşk ve merhamet önüne
Eski kemeri taş köprü sanırsın
Değil o öyle işte, hınca hınç o bir hünnap
Ve ne olur dokun dallarıma
Kenan Birkan
2021-12-29T23:33:54+03:00Beğendim şiiri. Kaleminize sağlık.
heduanna
2021-12-29T16:21:02+03:00"Bir insana anlatılmıyor da şu iç dökmeler
Dört ayaklı, dilsiz, dinsiz bir varlığın gözlerine anlatılıyor"
Hoş bir şiirdi. Kaleminize sağlık.