öldü
parmaklarımın arasına bıraktığı boşluk
saatlerdir delirmek için susuyor
onun için dua etmiyorum
yas tutmuyorum
o mevsimsiz çiçeklerden de
gönderecek değilim
hepsinin yerine
ve geride kalan hiçbir şey için
domuz gibi içiyorum
köpek gibi içiyorum
bana yetmiyor
gidip henüz yeryüzünde varolmayan
varlıklar gibi de içiyorum
ve böylece senin için üzüldüğüm
tüm Tanrıları hızla geriye alıyorum
bana dokunma,Jelardis
unut
git,kendi gölgeni bile
benim olmadığım bir kainatta yaşa
seninle anlaşalım
bir gün
olunca duyarsın
Vera Cruz yakındanlarından geçen
bir gemiden kendimi denize atacağım
artık kadınları Tanrı'ya hatırlatan dinlere
dünyayı kadınlara unutturan aşklara
hiç inanmıyorum
geride kaldım ama
gittim mi Santa Marialı fahişelere?
yemin ederim ki hayır!
kanayan yaralar
para karşılığında sevişerek kapanabilseydi
dünyanın herhangi bir kerhanesindeki
herhangi bir fahişe
şimdiye kadar ölümsüzlüğü icat ederdi
hadi
geride kaldım
şaşkınlıklar gereği öldüm diyelim
o yağmur da öldü
gittiğin yerde gözlerini dinleyebilirler mi?
sesine kim bakar? kalbine kim su verir?
tek başına kazanacağından emin misin?
tek başıma kaybedeceğimden emin misin?
ve sana yalnızca düşmek için sarılan
benden daha cahil başka bir çocuk bulabilecek misin?
geride kaldım
ve o yağmur bu şehri hiç görmeden öldü
seni hala sevdiğim de doğru
sevmediğim de doğru
memelerini emmenin
tüberkülozuna tutulduğum günler
çocukluğumu çoktan geçti
şimdi ne zaman hatırlasam
genelde vokta içmişim
çok sarhoşum
hiç açmıyorum telefonu
öldü