Belki bilemezdim
hayatın bu kadar güzel olduğunu,
renklerin, güneşin ve insanların.
Çekilmez olan bu dünyada
çekilebilir kıldığındandı güzelliğin
gülüşlerin ve bakışların.
Belki anlamsızdır sana
ama anlamlıdır bakan gözler bana.
Belki farkında değilsindir olayların
ya da olaylar farkında değildir
sana tutkumun
sana bu kadar vurgunum.
Belki hissetmezsin kalp atışlarımı
ama o kadar yakın olduğumuzu bilir
bu şehir,
bu kent,
bu topraklar,
bu mekanlar,
bu müzikler
ve bu insanlar.
Senden başka gidecek bir sürü kapım
zamanım ve sonsuz insanım var,
gönlümün istediği de bir tek sen var.
Belki banaydı bütün mazeretlerin
belki de banaydı bütün duygusuzlukların
ama biliyorum ki karşılıksız değildi o gözlerin.
İstedin belki de doyasıya
istemedin belki de.
Çocuktum seninle
sanki parka giden çocuklar gibiydim.
Bunu yadırgamıştım kendimde
ama sen hep öyle görmüştün zaten beni.
Normalim bu bilirdin,
ses etmezdin çocukluğuma.
Belki de sevmiştin,
sevmeyi bilmedin.
Peki başkası nasıl güzel seviliyor
sen tarafından?
Cevapsız sorular bunlar
gece buhranlarıyla, sensizlikten oluşan
cümlelerle başbaşa kalışımdan çıkan.
Sadece sen tarafından sevilmek,
sen tarafından sahip olmak istediğim
bazı konular
bazı anlar
duygular ve hisler varken
nereden çıkar ki bu üzüntüler
kırgınlıklar?
Açılan her kapıyı kapatma nedenim de
kalbimin atmayış sebebi de sen olmaktan
vazgeçersen belki bir gün
o gün yeniden karşıma çık
ve bana doğruları söyle
çünkü yalanlarınla yaşanmıyor.