“Sende bir gariplik var iyi misin?” cümlesini duyduğum zaman gözlerim dolmuştu. Sadece hissettiğim yalnızlık ve artan depresifliğin enerjimi emmesi beni duygularıma karşı çekilmez yapıyor. İşlerimi ertelemeye yönelik planlarıma koyulup bazen dinlenmek gerçekten insana iyi yönlendirme yapabilir düşüncelerine kapılışım sanırsam üç ay önce başladı.
Süreçte kaybolduğumu görmek ve buna razı olmak gerçekten ürkünçtü. Yanımda insanların var olduğunu görüp yalnız olmayı hissetmek aslında hepimizin hayatlarımızın belli noktalarında karşılaştığı düşünce olabilir. Uzun süre boyunca majör depresyonla mücadele etmek her şeyin gittiği anlamına gelmiyor, bu durumu dengelemek diyebiliriz. En azından benim için tanımı bu.
Bu durumu da düşünebilir veya kendimizi, duygularımızı geçiştirmeyi öğreniyor olabiliriz. Genelde yaptığım en büyük şey buydu. Duygularımı geçiştirmek, açıklayamamak en çok da kaçmak. Bu durumlarla yüzleşmek gerçekten bir insan için çok yoğun duygulara neden olabilir. Sebebini bilmediğim boşluk içerisinde günlerce ağladığım günleri unutamadığım da doğrudur.
Buna yönelik bir farkındalık oluşturmak adına ilk önce kendimden başlama kararı aldım. Hala buna yönelik çabalıyorum. Duygularımın çok ani değişimlere uğraması ve bu değişimlerin rahatsız edici olması. Bu durumdan dolayı dışlanmak ve hor görülmeniz benim hissettiklerimi anlayabilen insanların yaşayacağı durum olasılıkları olarak varsayabilirim.
Uzun bir süre boyunca kafamda birçok ses ile yaşamaya başladım. Çocukluğumdan beri duyduğum ve beni yönlendiren bu sesler gerçekten kim olduğuma veya ne olmak istediğime, eylemlerime kadar düşünebilen hatta bana bunu hissettiren düşüncelere sahiptim. Bu durum aslında istemediğim düşüncelerin bir yansıması olarak görülebilir. Ancak tek başınıza kaldığınızda tek arkadaşınız kafanızdaki siz oluyorsunuz.
Bazen o kadar yoruluyorum ki sadece kafamdaki sesleri dinlemek için vakit ayırmak istiyorum. Ama sanki onlar da sürekli dinlenmek istiyorlar gibi geliyor. Yataktan çıkamama durumları, daha fazla uykuya ihtiyaç, daha az veya daha fazla yemek yeme durumları ve her bir davranış için kendimi aşağılama durumu oldukça yoğundu hayatımda. Bu süreçte de birçok şey duydum. Hem kendime hem de anlamadığım duygulara yönelik, ne kadar böyle olmasını istemesem de suçlandığım vakitler de oldu.
“Sen ne anlarsın!”
“Abartma!”
“Gerçekten bu kadar tepki vermeye gerek var mı?”
“Kendin kendine bunu yapıyorsun.”
“Başka bir şey yapma sonra ağla 'Neden böyleyim?' diye."
Duygularımı dışa vuramayışım ve kendi içimde verdiğim savaşın çıktılarını aslında acımasızca alıyordum. Ancak hiç bana karşı olan tavırlara karşı dur dediğim zamanı da hatırlamıyorum. Kendime karşı yaptığım haksızlığı burada çok derin bir şekilde hissettim. Çünkü bu haksızlığı sadece başkaları değil ben de kendime çokça yapıyordum. Tam duygularımı aktarıyorum derken aldığım tepkilerle beraber büyük bir ön yargı ile beraber bu hayatta gerçekten yalnız olmaya devam etmem gerektiğini kendime kabul ettirmem çok zaman almadı.
Sadece bu da değil hayatımda bir şeyleri başarmışken kendimi ödüllendirmeyi de unutuyordum. Karşı taraftan bunu beklemek kendime yaptığım bir saygısızlığı daha ekledi listeme. Gerçekten bütün bu tarz durumları kendiniz keşfedip o içinizdeki sesi dinlemek iyi olabiliyor. Açık konuşmak gerekirse kendimi dinlemeye başlamam oldukça zor oldu. Çünkü dinlenecek bir insan olarak kendimi görmeyişim ve sürekli bir aşağılama durumu benim duygu durumumu oldukça etkiliyordu. Bir durum olduğunda kendimi alttan alamıyor ve iç sesim ile hakaret etmeye devam ediyordum.
Amacım veya hedefim, bunlara doğru ilerlenen adımların bir zaman sonra öneminin olmaması sadece uyumaya ihtiyacının olması hayatımda karşıladığım ilginç durumlardan bir tanesiydi. Bu sıralarda da aslında biraz bunu yaşamaya tekrar başladım. Yalnızlık, duyulan üzüntü kendime karşı bir suçlama var mı? Bunu yapmamaya çalışıyorum. Ancak gerçekten bir gün boyunca bir yatakta uyuyabilmek bana daha fazla zevk verebiliyor. Bunun tohumlarını atma yönünde ilerleyemiyorum çünkü yapmam gereken sorumluluklarım beni o yatağa kısa süreli bir bağlılık kurmaya itiyor.
Bu süreçte kaçtığım benliğin ne olduğuna dair yolculuğa çıktım ve her şeyi kendim için denemeye karar verdim.
Bu yolculukta sen de varsın!
Belki sen de kayıp bir benliğin arasında sıkıştın.
Kaybolanı hatırla!