tarttım birkaç ömür fazlam var

bütün mezopotamya sırtımda

bu kaçıncı yaşım

kaçınca başım

güneşimin çiçeğimle buluştuğu

en gizli arkadaşım

kaçarken arkamda bıraktığım

tırnaklarımı söküp koparan

kaçıncı döngüm bu

varoldukça sövdüm teker teker

yüzümü çevirdiğim tüm kadimlere

onlar da böylesine hırslanmış

aldığımı vermişim

esansımı aldılar benden

parıltılar küstü gözlerime

yüzüme çarpılan bütün yağmur damlaları

nasıl inanırım ki sizlere