Bugün belki de binlerce kişi kadınlar adına konuşmak isteyecek. Onların kim olduğu, kim olması gerektiğinden tutun da nerede, nasıl davranması gerektiğine kadar ahkam kesecekler. Küçük harflerle konuşun, yüksek sesle kahkaha atmayın, para kazanıp kendi ayaklarınızın üzerinde durun ama sakın erkeğinizden fazla para kazanmayın. Kendinize bir kariyer inşa ederken ev işlerini de aksatmayın. Kocanızı ve çocuklarınızı da sırtınıza alarak kaslarınızı güçlendirin. Hayat durmadan üzerinize de gelse yemeğinizi yapın, evi toplayın ve etrafa sahte gülücükler saçmaya başlayın. Sakın şikayet etmeyin, somurtkan bir yüzle yolda yürümeyin ama başkalarının dikkatini de çekmeyin. Hem ışığınızla yanınızdaki erkeğe gurur verin hem de onun ışığına gölge etmeyin. Çalışın, çok çalışın ama akşam olunca da eve gelin. Sizinle aynı işi yapan erkeklerle eşit imkanlara sahip olmayı da beklemeyin. Zaten elinizin hamuruyla da erkek işine girişmeyin.
Genç yaşta evlenin, okula gitmeyin. Yazmanız, öğrenmeniz ve iyileştirmeniz fuzuli. Gidin ev işlerini öğrenin. Yazarsanız; kitabınız erkek adıyla anılır, iyileştirirseniz cadı diye yakılırsınız. Tarihe baktığınızda kaç tane bilim kadını tanırsınız? Bilim adamı olarak tanımlananları bilim insanına çevirmek için kaç kadının canı yandı sanırsınız?
Bugün belki de binlerce kişi kadınlar adına konuştular. Onların kim olduğu, kim olması gerektiğinden tutun da nerede, nasıl davranması gerektiğine kadar ahkam kestiler. Ancak hiçbirinin aklına bir kadına ne yapmak istediğini sormak gelmedi. Hayatını onun tercihine bırakmadılar, ona hiçbir kalıba sıkışmak zorunda olmadığını söylemediler. Kadın isterse okur, isterse yazar, isterse anne olur isterse mühendis. Kadın isterse tüm dünya onun önüne serilir. Kadın isterse her gün yeniden doğar, her gün yeni bir kadın doğar.