Gün
Hiç bu kadar “gün” olmamıştı
Hiç bu kadar renksiz
Hiç denizsiz
Hiç anısız, ansız kalmamıştı
Mevsimlerden
Ne yazdı
Ne kış
Ne ilkbahar
Ne de son
Vakitlerden
Ne sabah
Ne öğle
Ne de akşam
Saat duvarda asılıydı hâlâ ama
Bir anda gözden düşmüştü
Bilek terli
Bileklikten bozma saat anlamsız
Zaman
İlk defa bu kadar belirsizdi
Zaman
İlk defa 5 harften ibaretti
Öylesine doğmuş güneş
Öylesine sorumsuz, huysuz ve tembel
Gökyüzü
Ne aydınlık
Ne karanlık
Ne de loş
Hava
Ne soğuk
Ne sıcak
Ne de ılık
Tüm güç ondaydı
Sadece yeşil gözlü olanları ısıttı
Sadece beyaz tenli olanları aydınlattı
Güçlü, kibirli, ırkçı
Güneş
Hiç bu kadar “güneş” olmamıştı
Rüzgar
Pervasız, vurdumduymaz, özgür
Dalga geçercesine
Savuruyor yaprakları
Başları dönene kadar
Sürüklüyor
Tel tel olana kadar
Ne doğudan
Ne batıdan
Ne güney
Ne kuzey
Ne de bunların arasından bir yerden
Genç kızların saçlarından esiyor
Asi, hoyrat, sarkıntı
Rüzgar
Hiç bu kadar “rüzgar” olmamıştı
Gün hiçbir zaman
Sadece dün olarak kalmamıştı.
H. Nihan
2021-07-08T11:16:34+03:00Ritmini çok sevdim, keyifliydi. Bitişi de ayrı sevdim. Kaleminize sağlık.
Gül Kurusu
2021-07-08T10:40:23+03:00Çok sık tekrarlar beni duraksattı. Kaleminize sağlık.