Kavuğun güzel bir yerde olması hoşuma gitmedi desem yalan olur. Farklı oyunları izlememek belki de zıt siyasi kutuplar fark etmeksizin eleştiri yapılmayacağına dair olan önyargıdan ötürü utanç duydum. Kendimi toplumun bir parçası olarak saydığım bu yer de yer yer 3 otobüs hepimizi toplarlar şakasına "metris soğuktur" gibi bir yerden baksam bile. Danimarka'ya, topluma ve hatta toplumun farklı bir parçası olan seyirciye dair eleştirileri bir arada bulmak en azından oyun adına ve kavuk adına içime su serpti. Şuan asıl merak ettiğim mesele salonda bulunan diğer oyunlarında en azından aynı oranda bulunduğumuz duruma dair bir eleştiride bulunması olacaktır. "Bir baba Hamlet" eğlenceli ve üzerine anlaşılması gereken bir oyun matematiği de gayet güzel ayarlanmış. Geçtiğimiz senelerde farklı oyunlar da vardı. İzlememiş olmak biraz içimi karartsa da umutlarım da aynı oranda aydınlık. Üstadı fazla izleme şansım olmamıştı "mekânı cennet olsun" zamanla farklı bir yerden olsa da benzeri bir eleştiriyi yakalayacağımıza kendimi inandırmış hissediyorum. Ayrıca oyundan çıkınca sahnenin kendisine dair ve belki yine kendi havasında bir barının olması fikri fazlasıyla hoşuma gitti. İlerleyen süre zarfında kendi yapmak istediğim şeylere sanırım bir başka alan daha eklemiş gibi hissediyorum. Salona ve personele dair fikirlerim ise ne denli naif davranırsam davranayım sürekli bir soğukluk ve poker face denen yüz ifadesi ile karşılaşmak oldu. Bu durum bana biraz ortamı sakil standart bir Kadıköy işletmesi havası veriyor fakat belki de işletme adına istenilen budur emin değilim.
