Bu son dizelerimdir belki de
Gidiyorum bana dünyayı dar eden Tanrım
Cezam nedir bilmiyorum
Yanına gelince kesersin
Bir on yedi daha yaşayacaktım zoruna
Yaşattırmadılar , yaşattırmadın
Hayata verdiğim son şansta elimde patladı
Nereye elimi atsam , çöle dönüştü orman
Şimdi bir altıpatlar alnımda
Bir takım benler içimde , asla susmayan
Zihnim arınmış bu dünyadan, sonunda
Zamanı geldi diye bağırıyor hezarfen
Son resmim yan odamda
Boyalarım toplu fırçalarım kurumuş bak
Son sevdam gitmeden sana sesleniyorum
Tetiği çekmeden hemen önce
Bu hayatta yalnızca tek kişiye döktüm dizelerimi
Ardından yeminler ettim , sözler verdim kendime
Bir daha sevdalı olmayacak diye bu yürek
Yeminlerimi bozdun bir bir
O yüzden son kez sesleniyorum sana
Haberin olmadan , rahatsızlık vermeden
Ben kendi çapımdayım kalemim tükenmez
Sen kendi çapındasın bana bir teğetin geçmez
Sen benim çapımdasın
Anlamazsın bile
Nasıl bilesin
Söyle bana , sana nasıl bildiririm
Avucumda senin parmak izin vardır
Gözlerimde senin gözlerin
Bir tek evimin camı sana açılır
Yelin essin diye penceremden içeri
Ben de böyle
Sen de bilirsin de
İşine gelmiyor söylemek aslında.
Bilirsin seni hala sevdiğimi,
Bilirsin ne kadar canımın yandığını,
Kabullenmek sana da acı verecek biliyorum
O yüzden kızmıyorum , sen de üzülme
'Hâlâ nasıl seversin ?' diyorsun da
Hiç sormuyorsun ne yaptın,
Nasıl yazdın bunca dizeyi diye.
Sevmiyorsun biliyorum ,
Sorman da gereksiz oluyor haliyle.
Bildiğim için ve hala durduğum için de evet sersem oluyorum haliyle.
Sersem
Sersem
Sersem
Oluyorum halinle!
Yüzüme vuran rüzgarı hissediyorum hala
Gecenin köründeyiz ardından
Sokaklara atılmış masalarda yaptığımız konuşmalar
Tanrının bize oynadığı oyunların aynı oluşu aklımda
Habersiz kahve gelecek ve mutlu olacaksın
Verdiğim yeleği hep saklayacaksın
En azından bir kere doğum günü kutlamış olacaksın
Ben de de sadece hissettiklerim kalacak
Ölümüm olacak her yeni yılın ilk altısı
Yazamıyorum daha fazla , kağıt ıslak
Dinmeyen gözlerim gibi hâlâ
Sevgim için özür dilerim ey dust
Belki ben de sevilirim sanmıştım