teker teker çıktığım basamaklardan
kendimi boşluğa bırakıyorum
bakmıyorum artık arkama
ne elinde çikolatalar olan bir adam arıyorum
ne horoz şekerleri olan bir kadın
yalnızca ben ve uçurum
yalnızca ben ve ardım
yalnızca ben ve kendim olamamışlığım
sözlüklerden kelimeler beğeniyorum
mezar taşım diyorum
doğumum
yaşamım
hayatım
sus diyor, tövbe de
tövbe ediyorum taşlara
madem çıkınımda biraz yaşam ve kınnap
madem bir kitap ayrılık
madem hep matem
madem öyle
bir yol buluyorum ayaklarıma, yokuş
gitmenin de bir adabı vardır diyor
hiç kalmayı becerememişler için
hiç kalamamış ya da yurtsuzlar
belki biraz da alelacele basamakları tırmananlar
kendini boşluğa bırakmanın da bir adabı vardır