Öyle bi’ çağ ki bizimki,
Kime sövmeli, kimi övmeli bilinmez
Geçip giden günleri takip edilmez
Sanki bir el kapatmış gözlerimizi.
Karanlığa bürünmüş her yer,
parmakların arasından süzen ışık hüzmesi kadar pencerem.
Büyük bi’ memnuniyetsizlik kaplamış insanları,
umutlar kalan ışık hüzmesine
dolanmış,
var gücümle görmeye çalışıyorum,
parmakların arasındaki dünyayı.
Tanımak istiyorum geçip giden gölgeleri,
nereden gelip nereye vardıkları meçhul gölgeler.
Açılır mı gözlerim bir gün,
kaybederim korkusuyla yaşarken.
Çiçeklerim büyür mü,
parmaklar kadar güneşle,
avucum kadar gözyaşıyla...
Solan ilk çiçekte kapıyorum gözlerimi
kalan ışık hüzmesine sırtımı dönüyorum.
Öyle bi’ çağ işte bizimki,
körlerin dünyası.