Seçkinlik ve dekadansın, seyahat ve teknolojinin ışıl ışıl bir panoraması olan Trans-Europe Express, Avrupa' nın romantik geçmişine ve parlak geleceğine yönelik yalın bir övgüydü. Albümü nefes kesici Europe Endless manzaraları iki yandan süslerken Kraftwerk'ün çoğu zaman görmezden gelinen kara mizah anlayışı, duygusuz imajlarını eleştirenlere yönelik kurnazca bir yanıt olan Showroom Dummies'te su yüzüne çıkıyordu. Ayrıca tekinsiz ve karanlık bir komedi olan The Hall Of Mirrors, ölümü çağrıştıran konulara ender değinmelerinden biriydi.
Bu dönemde David Bowie, Kraftwerk'ün ünlülerden oluşan hayran ordusundandı ve bir Berlin klasiği olan Heroes'ta gruba saygı duruşunda bulunmuştu. Hütter ile Schneider ise buna karşılık vermek için albümle aynı adı taşıyan parçada Bowie'nin ve Iggy Pop'un adını andılar. Acımasız piston pompalama ritmiyle metal raylar üstündeki tren tekerleklerini taklit eden, trans yoğunluğunda bir parçaydı bu.
Erken sıralayıcı (sequencer) teknolojisinin yenilikçi bir biçimde kullanıldığı Kraftwerk'ün altıncı albümü, punk rock'ın ardından oluşan boşluğu dolduran müzik iklimini şekillendirdi ve yeni bir plak hayranı neslini elektronik müzikten haberdar etti. Metal On Metal ve kardeş şarkı Trans-Europe Express; sonraları hip-hop, elektro ve endüstriyel müziği etkileyen ana faktörler oldu. Bu ritimleri ve melodiyi örnekleyenlerin en ünlüsü 1982 tarihli Planet Rock hip-hop hit'iyle Afrika Bambaataa'ydı. Kraft yine hiç zahmet harcamadan zamanını ötesine geçmişti.