Metaforik kuduz bir köpek zebercet
Beceriksizdir kelimeleri
Dişlerinin arasında savaş ıslığı
Bir meleğin kâhini
Öğürür bilinçaltını kusmaz ama sızar dudağından
Rahmine küskün zigotum
Melankolinin derin kuyusunda
Yalnızlığı kanına zerk eden bir Musa
Yoluna çiçek döken diken söken amele
Solgun güneşe ateş eken,
Gemileri geri getiren rüzgâr
Aşkına eğilen asırlık çınarım.
Ben zebercet, sokak köpeği, hastalıklı ve sakatım
Merhabanın muhtacı, ölümün ve intiharın diğer adı
Ama sebepsizdir bahsi geçen ayrılıklar
Son kum tanesi dökülünce zaman denen detone karganın gagasından
Hangi dilde karşılığın vardır kozmolojik lengüistler kekeler
Tanrısaldır ellerin
Çalıntı gülüşlerden ayrı özgün ağlarsın
Karadutlar çiçek açar Pyramus'un naaşından
Hangi aslanın kanlı salyası değince sana
İntihar kırmızısı emer topraklar
Mağaralar saklar, atkına yaslar figanlar
Kemiklerin kayalara
Sesin yankılara ben ise durgun göllerde nergise dönüşürüm
Bir düştür yansımalar psikolojik yansımalardır düşler
Uzaklara varınca yellere külümü katacağım
Kriptonik cümlelerden merdivenler ulaştıracak beni sana