Ümitleri iğdiş edilmiş bir coğrafyanın çocukları gibi
Atıldık küreklere
Ekmeğe sarılır gibi
Dinmeyen bir öfke patlamıştır şimdi
Parlak alınlarda yanar ateşi
Yerküreyi tam yedi kez bir uçtan bir uca dolaşmıştır
Dik başlı sandalımız
Akıntılar yalnızca serinlik uyandırmış körpe bedenlerimizde
Ölülerimizi demirlerken en soğuk limanlarda
Göğü tersyüz etmişiz de usanmak bilmemişiz
Yola çıkmışız bir kere!
Borcu boynunda asılı olanlarda saklıdır istihkakımız
Bir balyoz gibi inmiştir enselerine
Yosun tutmuş bileklerimiz
Benliğimizi izbe bir köşede bırakıp
Bir olmuşuz düşlerde
Öfkemiz şimdi, cümle alemin kulağında asılı kalmış bir çığlıktır
Gelenlerin kürek darbeleridir
Göğün karanlığına boyayan yıldızları
Ay şimdi kol kanat germiştir geceye
Kükreyen bir aslan gibi heybeti sırtımızda bekler
Rüzgar,
Bir nefes gibi can vermektedir
Dalga dalga kuşatırken engin denizleri.
Kürek darbeleri şimdi
Kıyısında değil, tam göbeğindedir kavganın.