İzbe bir sandalım, yol alırım senin okyanuslarına.
O dalgalı bi o kadar da huzur verici sular,
Kaçınılmaz bir andayım, ne boğulabiliyorum yarattığın bu gelgitte, ne de gelgite güç verecek bir can olabiliyorum.
Uzun zamandır kıyısındayım bu hayatın,
Dalgalar göndermeyi bile kestin.
Kumlar,
O bildiğimiz vatanperver kumlar bile çaldılar artık renklerini kızıla
Nefretin rengi dönüşecekken maviye,
Gök müdahale etti şimşekten elleriyle yolladığı buketli yağmurlarla,
Hareketlen ey deniz!
Bir cilve yap senle lanetlenen şu kumlara,
Yoksa devrim şühedaları yetiştirecek bu kumdan kaleler.
Açarak isyan bayraklarını alüvyonlaşmış küflü gönlüne,
Şiirler mi serpecek dersin?
Bakir midir hala umut,
Bir kum daha kaç kere kuruyabilir?
Cevap ver ey deniz,
Yükselmen bile sindirir içimdeki kurtçukları
Kupkuruyum ama sırılsıklamım.
Cevap ver ey deniz,
Bu ne iş?
Ben ne haldeyim?