Bu gece çıktım uzun bir yolculuğa

Kulağımda musiki, ilerliyorum hızla

Sıra sıra dizilmiş yeşil ağaçlar arzda

Ama benim gözüm hep orada, fezada


Sen yaşarken milyonlarca asırdır cevv-i semada

Bense dalarım efkar-ı amikaya sana baka baka

Ah perestidem geldim işte temeyyüz ettiğin anda

Artık bakışabiliriz uzun uzun, aydınlattığın dücada


Aks-i nurunu göremesem de bazen bulutlardan

Ulaşamasa da gözlerime o muazzam envarından

Az mahzun olsam da mahrumiyet-i ab-endamından

Yine de mesudum aşkının avaik tanımamasından


Saatler sonra firak ederse gözlerim dar-ı dünyadan

Olma sakın müteessir ve gel bul beni alem-i habdan

Mukarin kalalım bari nurunu dahc edene dek horasan

Gidelim a'mak-ı ervaha ve çıkalım zahirinin külliyatından.