solduğu söner mi
bir şair mi
hüzün rolü kesen
bir fidan titrekliğinde soğuyan
o iklimin seyyahı
bir insan belki
iki eli
iki yarım günü
bir çift acı kahveden gözü
bir büyük acısı mı olan
bir sahra mı vahalar söyleyen
bahrî’yi çağıran
kervanlara Serâbe’yi rehin
sırtının saçlarından inen hoşluğuna
çölleri nehir
bırakan
bir saksıda kırık
kırık bir saksıda yerini seven
susuz fesleğen kokusu
zerdali yalazı kuru dudak
ayrılışlar hep susuzdur zaten
bacaklarına dolanık leylak sürgünü kan
çizdiğin yollardan öptüm bizi
şiirsiz bir omzun yükü demiştim
ne kan ne darılma
ne gece, çağ, karalık
gönlümün alınmamasıydı en çok
alacak birini yollamaması yolların
alacak birini saramaması kolların
gönlün alınmadığı
ikimizin birimize döndüğü yerde
kırılan o gül
dört bir yandan her yerden
öyle bir yangın kül serden
ukdelerin kabuğu tutmayınca
soluğumu tut benim
solduğumu söndür
sevdiğimi döndür bizim
vur beni
ok yaya geri döndüğünde
duy beni
ok yay’a diyorum
döndü geri bileğimden
bildiğinden kan üstüm başım
birimizin öldüğü yerde
sıradaki karanfili
ve unutuşun mavisiyle tutup beni
sustuğumu devirdiğin ân bana
öpüşleri sırtla senim
alnımı kapatıp dizelerimle koşmak
ve karşılamak seni bu çöl şehrin sonuyla
gözlerin gümüş zihgir
ok yay’a dönerdi geri
sırtlasaydık öpüşleri
böyle de iyi bi’ tanem
böyle de ince ve derinden
böyle de güzel
söyle de yağmurlara tutulsun
sırtlayınca öpüşleri
yaralar yerinden
Mirza Şâmil.
3Temmuz’24
-birserçeninkâlbindengelenok-
.
&ayrılışlarhepsusuzdurzaten&
Mirza Şamil Sözal
2024-07-04T00:26:40+03:00Çok teşekkürler Poyraz, muhabbetle🙏🏻🌹
Poyraz Kostik
2024-07-03T22:21:29+03:00Bence mükemmel ✍️
Nurdan Efendioğlu
2024-07-03T21:48:08+03:00Arkadaş Z. … işte şimdi gecenin başladığı andır.
Merhaba!
Mirza Şamil Sözal
2024-07-03T21:32:33+03:00“…
bağırsam içimdeki dehşeti
hırsım deler mi toprağı
beni
acısıyla onduran
dostumu
aşkla vurduran hayat
sana
yaşananla harlanan bağrımın sevdasını akıttım
dünyanın yeni baharına
çatlarken kadim güneş
bağrım delinirken fidanların kanıyla
anamın doğurgan karnıdır diye
sevgilimin sütlenecek göğsüdür diye
dostumun üretken gülüdür diye
sana bağlandım
sana sarıldım
beni umutsuz koma
tarihle avutma beni
çünki aşkla sınanmışım sana
sana yangınla, suyla, ateşle
ölümle, yaprakla, şiirle sınanmışım
…”
Temmuz tam buna göre değildir ama yeşerecek filizlerin ümidiyle... Selâmlar bizden olsun.✋🏻🌹
Nurdan Efendioğlu
2024-07-03T21:19:32+03:00“Sevişirken yüzüne düşen gözyaşım
Eski bir falcının sihirli küresi
Tut onu avcunda
Ve bana oku geleceğimi.
Kopart,
Kopart toprağımı artık bu kıtadan”
Küçük İskender öldü 3 Temmuzda.
Ve bazı şairler şiirlerini kuruttu aynı gün temmuz sıcağında.
Selam olsun 🤚