Özgür Tavşan

 

Nedir bu özgür tavşan? Kendimce düşündüğüm bir düşünce yapısıdır özgür tavşan. Biz insanoğluyuz, yeryüzündeki en aşağılık varlıklarız. Ne kadar gelişmiş, bir yerlere ulaşmış olsak da biz bu dünyanın en zararlı türleriyiz. Buradan bağlamak istediğim konu, biz kendimizden başka hiçbir canlıyı düşünmeyiz.

 

Tavşanları çok sevdiğinizi, onlardan birini sahiplendiğinizi düşünün. O tavşanın yeri sizce sizin yanınız mıdır? Ben cevap vereyim, kesinlikle hayır. O tavşanın yeri özgür olduğu doğanın ta kendisidir. Siz onu doğadan koparıp evinize hapsettiğiniz zaman, aslında onun mutluluğunu elinden almış olursunuz. Nadir de olsa düşünürsünüz. ‘’Acaba bu tavşanın yeri benim yanım mı?’’ diye. Sonra kendinizi avutacak düşüncelerle vicdanınızı rahatlatırsınız. ‘’Eğer ben onu sahiplenmeseydim besin zinciri içerisinde her zaman avlanma tehlikesi içinde yaşayacaktı. Benim yanımda güvende. Hem yediği önünde yemediği arkasında. Karnını doyurmak için çabalamasına bile gerek yok. Ben ona sevgi ve şefkat de gösteriyorum. Daha bu hayattan ne isteyebilir ki?’’ Mantıklı da geliyor kulağa aslında. Onu sevmek, öpmek, sarılmak istediğinizde elinizin altında olması, onu çok seven bir birey için çok güzeldir tabii ki de. Ama bu durumu tavşanın mutluluğu için değil de kendi mutluluğu için yaptığını bilmez insan.

 

İşte hikâye bu kadar basit aslında. Bir şeyi seviyor ve ona tüm imkânları sağlıyor olmak bile yeterli değildir mutlu etmeye. Özgürlüğünü elinden almak ona yaptığınız en büyük kötülüktür. Tavşan bu durumun fakrında bile olmadan bir ömür geçirebilir aslında. Ama siz bu durumun farkında olmak zorundasınız. Yaptığınızın, sunduğunuz bütün imkânları aslında kendiniz için yaptığınızı unutmayın. Gerçek sevgi, karşınızdakinin mutluluğunu kendi mutluluğunuzun önüne koyduğunda başlar. Ona olan saygınız, sevginizi geçtiği gün. İşte tamda o gün gerçek sevgiye ulaşmış olursunuz…

 

 

 

Mert Oruç

2024