-Ne yakınım buralara ne tamamıyla uzak. "Ne içindeyim zamanın ne de büsbütün dışında." diyor ya şair, öyle işte. Alışmaya çalışıyorum sadece onlar gibi. Çoktan alıştıklarını söyleyeceksin, nerede olduklarının farkında bile değiller yürüyüp gidiyorlar arkalarına bile bakmadan diyeceksin. Hatta bu düzene yalnızca benim yabancı kaldığımı bile söyleyeceksin. Hayır, onlar da alışmaya çalışıyorlar, bir şeyleri bekliyorlar, beklediklerine kavuşup kavuştuklarına alışıp alıştıklarını yitirip yeniden alışmaya çalışıyorlar. Burası böyle bir yer, onlar da öyle birileri. Hepsi birbirine benziyor zaten, ben de onlara sanırım. Yani evet, gün geçtikçe daha çok benziyorum galiba. Önceden korkutucu gelirdi bu benzerlik. Fanusun içine atılmış milyonlarca balık gibiyiz. Küçücük bi fanus ; kavgamız aynı, çabamız aynı, dayatılan aynı, kabullerimiz bile aynı.
-Biliyor musun, hepimiz hayatın başında keşfedilmemiş yollarla dolu okyanusun uçsuz bucaksız derinliklerinde sınırsız bir özgürlüğün içine doğarız. Sonra, zaman geçtikçe ve sen büyüdükçe biraz sınırlama, biraz beklenti ve korku ile küçük bir fanus inşa edilir etrafında. Fanusun sınırlarına çarptıkça eskiden okyanusların enginliğini hisseden ruhun şimdi sadece o camın soğuk yüzeyini tanır. Gün gelir, cam sınırlar tüm yaşam alanın olur farkında bile olmadan. O sonsuz okyanus puslu bir hayal ve hatıradan ibarettir artık. Ne acı değil mi ? Hepimizin sonu o fanusun içinde kaybolmakta yatıyor. Dışarıda kalan okyanus ise bir zamanlar ne kadar özgür olduğumuzu hatırlatıyor sadece.
-Güçlü dalgalar okyanusların derinliklerinden gelen büyük bir kudretle her defasında kıyıya savuruyor. Direniyorum, fakat her dalga okyanusun enginliklerine açılmaya çalışan ruhumun çabasını yerle bir ediyor sanki. Her defasında dalgaların içinde kaybolup sonra yeniden kıyıda buluyorum kendimi. Kıyıdan da uzaklaşıyorum bir zaman sonra. Camın soğuk yüzeyine dokunuyor parmaklarım. Her dokunuşum, eski özgürlüğün acı bir yankısı sanki. İçerideki hava, gittikçe daralan bir çember gibi nefes almayı zorlaştırırken gökyüzünü, okyanusun kokusunu ve dalgaların sesini özlüyorum.
Bu daracık fanusun arasında solup gitmek istemiyorum, dalgaların arasında kaybolmak, rüzgarın saçlarımı okşadığı anları yeniden yaşamak, okyanusların altında rüzgarın üstünde yeniden süzülmek istiyorum?
- Eğer kalbindeki okyanusu yaşatmaya devam edersen onun gücüyle bir gün soğuk camı parçalayıp o fanustan kurtulabilirsin. Sonsuzluk seni hep bekleyecek, ve sen onu bir kez daha kucaklayabileceksin.