Durmadan, yorulmadan yürüdüğün
Bu yol niye?
İnsanız hepimiz sonuçta
Ağır bir yükten başka bir şey değil taşıdığımız bu beden.
Ruh esir kalmış yıllardır,
Her gün aynı yerde,
Belki hep aynı şeylerle oyalanmış, durmuş
Bu ruha bu aciz beden
Hep kavuşmayı beklemiş
Aciz kalmış kendinden,
Oysa hep uzaklar varmış içinde.
Sevmiş güzel ciltli bir bedeni,
Ruhu yitik çıkmış.
Aşk sanmış, kader bilmiş
Beden hep oradaymış
Ama ruhu karış karış erimiş.
Arafta bekler sabahı erkenden,
Dargın bakarsın.
Kaç bucak, kaç köşe
Bunca zamandır neyi ararsın?
Bulunca ne olacak?
Güneşi gördün ve koştun peşinden
Rüzgar eser,
Sen yolunu bulursun sandın.
Bir solukta verir nefesi,
Ölümlü olduğunu hatırlarsın
Kayıplar verdin bu mücadeleye,
ruhuna karşın.
Başka suretlerde kaybolacak yitmiş ruhun
Alıştığın,
artık senin olmayan nedeni arayacaksın
Sonsuz bir döngü bu
Hep eskiyi anmak için.