isabetisin duamın

gözlerimdeki kanın çanağı

yüzün şafağa benziyor 

ben geceden kalmayım


yordamısın yolun

ellerim yokluğunu boğuyor

rutubet gibi yalnızlığın tadı

sana açtığım yere doluyor


gündüz rüyası

beni kandırıyor

anlamıyorum sen mi yürüyorsun 

senden kalan geri mi gidiyor 

rüzgarın mı dolanıyor boğazıma

söyletmediklerin

sesimi mi çalıyor